Mü'minûn Suresi 10. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Onlardır mirasçılar. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | İşte bunlar varis olanların ta kendileridir. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | İşte asıl onlar varislerdir. |
Mehmet Okuyan Meali | İşte onlar, gerçek mirasçıların ta kendileridir. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | İşte vâris olanlar, onlardır. |
Süleyman Ateş Meali | İşte varis olacaklar onlardır. |
Süleymaniye Vakfı Meali | İşte pay sahibi olacak olanlar onlardır. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | İşte bunlardır mirasçı olanlar; |
Mü'minûn Suresi 10. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Mü'minûn |
Sure Numarası | 23 |
Ayet Numarası | 10 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 18 |
Kur'an Sayfası | 506 |
Toplam Harf Sayısı | 22 |
Toplam Kelime Sayısı | 5 |
Mü'minûn Suresi, Mekke döneminde inmiş olan bir surenin parçasıdır ve genel olarak iman edenlerin özelliklerini, Allah'a olan inançlarını ve bu inançları doğrultusunda sergiledikleri davranışları ele alır. Bu ayet, özellikle müminlerin sahip olduğu özelliklerin ardından gelen bir sonuç olarak, onların, Allah tarafından mirasçı olarak tayin edildiklerini ifade etmektedir. Bu bağlamda, Mü'minûn Suresi'nin amacı, müminlerin inançlarının ve davranışlarının sonucunda elde edecekleri ödülleri ve bu ödüllerin neler olduğunu açıklamaktır. Ayet, surenin genel temasına uygun olarak, iman edenlerin sadece dünyada değil, ahirette de büyük bir kazanç elde edeceklerini vurgular. Bu bağlamda, ayetin mesajı, müminlerin Allah'a olan samimi bağlılıkları ve bu bağlılıklarının getirdiği sonuçlar üzerinedir. Ayet, okuyucuya, mümin olmanın getirdiği ayrıcalıkları ve sorumlulukları hatırlatır ve bu sorumlulukların bilincinde olarak yaşamaya teşvik eder. İman edenlerin bu dünyada ve ahirette sahip olacakları mükafatlar, onları diğer insanlardan ayıran temel özelliklerden biridir. Tüm bu unsurlar, ayetin anlamını derinleştirirken, okuyuculara da ilham verici bir mesaj sunmaktadır.
Mü'minûn Suresi 10. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
وارثون | mirasçılar |
أصلاً | asıl |
هؤلاء | bunlar |
Ayet, Arapça dil bilgisi kuralları açısından, kelimelerdeki med ve idgam durumları içermektedir. Özellikle 'وارثون' kelimesi, mirasçı anlamında kullanılan bir terimdir ve burada dikkat çekici bir biçimde kullanılmıştır. Ayrıca, 'هؤلاء' kelimesi de işaret zamiri olarak dikkat çeker.
Mü'minûn Suresi 10. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
وارثون | mirasçılar | 8 |
هؤلاء | bunlar | 10 |
أصلاً | asıl | 5 |
Bu kelimelerin Kur'an'da çok sık geçmesinin nedeni, miras ve varislik konularının İslam toplumunda önemli bir yere sahip olmasıdır. 'وارثون' kelimesi, miras hakkını ve müminlerin ondan elde edecekleri bereketi ifade ederken, 'هؤلاء' ve 'أصلاً' kelimeleri ise belirtilen grubu vurgulamakta ve ayetteki mesajı daha güçlendirici bir rol oynamaktadır.
هؤلاء
10
وارثون
8
أصلاً
5
Mü'minûn Suresi 10. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Onlardır mirasçılar. | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | İşte bunlar varis olanların ta kendileridir. | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | İşte asıl onlar varislerdir. | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | İşte onlar, gerçek mirasçıların ta kendileridir. | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | İşte vâris olanlar, onlardır. | Geleneksel |
Süleyman Ateş | İşte varis olacaklar onlardır. | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | İşte pay sahibi olacak olanlar onlardır. | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | İşte bunlardır mirasçı olanlar; | Açıklayıcı |
Tabloda görülen ifadeler arasında, 'mirasçılar' ve 'varis' kelimelerinin sıkça kullanıldığı dikkat çekmektedir. Birçok mealde, varis veya mirasçı terimleri üzerinden müminlerin özel bir konumda olduğu vurgulanmıştır. Bu ortaklık, kelimelerin anlam bilimsel olarak miras, sahiplenme ve müminlerin varlıkları üzerindeki haklarını ifade etmesi açısından anlamlıdır. Ancak bazı mealler arasında farklılaşmalar yaşanmaktadır. Örneğin, 'asıl' veya 'gerçek' gibi terimler, mirasın niteliğiyle ilgili bir vurgu yapmaktadır. Bu durum, farklı dilsel tonlar arasındaki belirgin farklılıklara işaret ederken; bazı meallerde açıklayıcı ifadeler, diğerlerinde ise daha geleneksel ve sade bir anlatım tercih edilmektedir.