Nebe Suresi 1. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Neyi birbirlerine sorup dururlar? |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Birbirlerine neyi soruyorlar? |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Birbirlerine neyi soruyorlar? |
Mehmet Okuyan Meali | Birbirlerine neyi soruyorlar? |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ne şeyden soruşturuyorlar? |
Süleyman Ateş Meali | Birbirlerine hangi şeyden soruyorlar? |
Süleymaniye Vakfı Meali | Birbirlerine neyi sorup duruyorlar; |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Hangi şeyden sorup duruyorlar birbirlerine? |
Nebe Suresi 1. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Nebe |
Sure Numarası | 78 |
Ayet Numarası | 1 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 30 |
Kur'an Sayfası | 578 |
Toplam Harf Sayısı | 29 |
Toplam Kelime Sayısı | 7 |
Nebeh Suresi, Mekke döneminde inmiş ve kıyamet günü, ahiret hayatı ile ilgili konuları ele alan bir suredir. Bu sure, insanlara ahiret hayatının gerçeklerini hatırlatmak ve bir sorgulama sürecine girmeye yönlendirmek amacı taşır. Ayet 1, insanların birbirlerine neyi sorduklarını ifade eden bir cümledir. Bu sorunun neye atıfta bulunduğu, surenin devamında açıklanacak ve kıyamet, cennet ve cehennem gibi konulara bağlanacaktır. Nitelikli bir mecra oluşturan bu sure, insanların hayatta neyin önemli olduğunu sorgulatma niyetindedir. Ayetin, insanları düşündürmeye teşvik eden bir formu vardır. Mekke döneminin sosyal yaşamı ve inanç yapısının analizi açısından dikkat çekici olup, insanların ahiret ile ilgili tartışmalarını öne çıkartmaktadır. Ayrıca, bu sure, genel olarak kıyamet gününün anlarını ve insanları nasıl bir sona götüreceğini vurgulama amacı taşır. Özetle, Nebe Suresi 1. Ayet, insanlar arasında dönen tartışmaların ve soruların, sonuçta insanları derin bir sorgulamaya yönlendirdiğini gösterir.
Nebe Suresi 1. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
مَا | neyi |
يَسْتَسْأَلُونَ | soruyorlar |
بَعْضُهُمْ | birbirlerine |
Ayetin içinde geçen önemli kelimeler, Arapça dilbilgisi açısından dikkat çekicidir. 'مَا' (ma) kelimesi soru anlamı taşırken, 'يَسْتَسْأَلُونَ' (yastalün) fiilinin geçmiş zaman çekimi, bir eylemin devam etmekte olduğunu ifade eder. 'بَعْضُهُمْ' (ba'duhum) ise, karşılıklı iletişimi ve toplumsal bağları anlatan bir ifadedir. Ayetteki kelimeler, akıcı bir şekilde bir araya gelerek bir soru oluşturur ve bu da söylemin dinamik yapısını güçlendirir.
Nebe Suresi 1. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
مَا | neyi | 48 |
يَسْتَسْأَلُونَ | soruyorlar | 6 |
بَعْضُهُمْ | birbirlerine | 15 |
Ayet içinde geçen 'مَا', 'يَسْتَسْأَلُونَ' ve 'بَعْضُهُمْ' kelimeleri, Kur'an'da çeşitli bağlamlarda sıkça kullanılmaktadır. Bu kelimelerin çok kullanılması, insanların sorgulama, iletişim ve sosyal etkileşim konularının önemine vurgu yapmaktadır. Özellikle 'مَا', soru ifadesi olarak derin bir anlam taşırken, insanların mevcut durumlarıyla ilgili derinlemesine düşünmelerini sağlar. 'يَسْتَسْأَلُونَ' kelimesi, insan doğasının meraklı ve sorgulayıcı yapısını vurgularken, 'بَعْضُهُمْ' ifadesi, insan toplumu içindeki etkileşim ve iletişimin önemini gözler önüne sermektedir.
مَا
48
بَعْضُهُمْ
15
يَسْتَسْأَلُونَ
6
Nebe Suresi 1. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Neyi birbirlerine sorup dururlar? | Geleneksel |
Diyanet İşleri | Birbirlerine neyi soruyorlar? | Modern |
Elmalılı Hamdi Yazır | Birbirlerine neyi soruyorlar? | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Birbirlerine neyi soruyorlar? | Geleneksel |
Ömer Nasuhi Bilmen | Ne şeyden soruşturuyorlar? | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Birbirlerine hangi şeyden soruyorlar? | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | Birbirlerine neyi sorup duruyorlar; | Geleneksel |
Yaşar Nuri Öztürk | Hangi şeyden sorup duruyorlar birbirlerine? | Modern |
Mealler arasında, 'birbirlerine neyi soruyorlar?' ifadesi sıkça tekrar eden bir tema olarak öne çıkmaktadır. Bu ifade, dilsel olarak ortak bir yapı oluşturmakta ve insanların iletişimdeki merakını vurgulamaktadır. Diğer taraftan, 'ne şeyden soruşturuyorlar?' gibi farklı ifadeler, dilin zenginliğini ve çeşitli yorumlama biçimlerini göstermektedir. Bu farklı yaklaşımlar, aynı zamanda, meallerin modern ve geleneksel tonları arasında bir denge kurma çabası olarak da değerlendirilebilir. Örneğin, Diyanet İşleri ve Yaşar Nuri Öztürk'ün modern ifadeleri, okuyucunun diline daha yakın bir anlatım sağlarken; geleneksel ifadeler, klasik metinlerin ruhunu yansıtmaktadır. Bu durum, okuyucuya farklı bakış açıları sunarak, metnin derinlemesine anlaşılmasına katkıda bulunmaktadır.