Nebe Suresi 24. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ne bir serinlik tadarlar, ne içilecek bir şey. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Orada ne bir serinlik ve ne de içecek bir şey tadacaklar! |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Orada ne bir serinlik tadacaklar, ne de içecek bir şey. |
Mehmet Okuyan Meali | 24,25,26. (Dünyadaki inkârlarına) uygun bir karşılık olarak kaynar su ve irinden başka orada hiçbir serinlik veya (susuzluk gideren) hiçbir içecek tadamayacaklardır. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Orada bir serinlik, içilecek bir su tadamazlar. |
Süleyman Ateş Meali | Orada ne bir serinlik, ne de içilecek bir şey tadarlar, |
Süleymaniye Vakfı Meali | Ne serinlik, ne bir içecek tadacaklardır. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Ne bir serinlik tadacaklar ne de bir içecek. |
Nebe Suresi 24. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Nebe |
Sure Numarası | 78 |
Ayet Numarası | 24 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 30 |
Kur'an Sayfası | 589 |
Toplam Harf Sayısı | 56 |
Toplam Kelime Sayısı | 12 |
Nebe Suresi, Mekke'de inmiş olan bir suredir ve genel olarak kıyamet günü, ahiret inancı ve insanın dünya hayatındaki sorumluluklarıyla ilgili konuları işler. Bu surede, insanlara, ahirette karşılaşacakları olaylar ve bunların sonuçları hakkında bilgiler verilir. Ayet 24, cehennemdeki insanların durumunu tasvir eden bir ifade olarak dikkat çekmektedir. Bu bağlamda, ayet, cehennemdeki azabın bir parçası olarak orada ne bir serinlik ne de içecek bir şeyin olmayacağını belirtir. Cehennemin zorlu koşullarını ve insanların burada yaşadığı azabı vurgulayarak, dünya hayatındaki inkarlarının sonuçlarını anlatmayı amaçlar. Böylece, insanlara uyarıcı bir mesaj verir.
Nebe Suresi 24. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
سرور (serinlik) | serinlik |
شراب (içilecek) | içecek |
تذوق (tadacaklar) | tadacaklar |
Ayet içerisinde, 'سرور' kelimesi, serinlik anlamında kullanılmıştır. 'شراب' kelimesi ise içecek anlamında geçmektedir. 'تذوق' kelimesi ise tadacaklar anlamına gelir. Bu kelimeler, ayetin ana temasını oluşturarak, cehennemdeki azap ve orada yaşanacak durumu ifade etmektedir. Ayrıca, ayetteki 'تذوق' kelimesi, özellikle insanların oradaki durumunu daha anlamlı kılmak için kullanılmıştır.
Nebe Suresi 24. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
سرور | serinlik | 6 |
شراب | içilecek | 4 |
تذوق | tadacaklar | 5 |
Ayet içindeki kelimeler, Kur'an'da farklı bağlamlarda sıklıkla karşılaşılan terimlerdir. 'سرور' (serinlik) kelimesi, özellikle cehennemin zorlu koşullarını vurgulamak için sıkça kullanılır. 'شراب' (içecek) kelimesi, insanların susuzluk ve açlık durumunu ifade eden bir terim olarak önem taşır. 'تذوق' (tadacaklar) kelimesi ise daha çok deneyim ve hissetme üzerine odaklanan bir anlam taşır. Bu kelimelerin sık kullanılması, insanlara ahiret hayatının gerçeklerini hatırlatmak ve uyarı niteliği taşımaktadır.
سرور
6
تذوق
5
شراب
4
Nebe Suresi 24. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Ne bir serinlik tadarlar, ne içilecek bir şey. | Edebi |
Diyanet İşleri | Orada ne bir serinlik ve ne de içecek bir şey tadacaklar! | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | Orada ne bir serinlik tadacaklar, ne de içecek bir şey. | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | kaynar su ve irinden başka orada hiçbir serinlik veya (susuzluk gideren) hiçbir içecek tadamayacaklardır. | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | Orada bir serinlik, içilecek bir su tadamazlar. | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Orada ne bir serinlik, ne de içilecek bir şey tadarlar. | Edebi |
Süleymaniye Vakfı | Ne serinlik, ne bir içecek tadacaklardır. | Geleneksel |
Yaşar Nuri Öztürk | Ne bir serinlik tadacaklar ne de bir içecek. | Modern |
Tabloda yer alan mealler, ayetin farklı biçimlerde aktarımını göstermektedir. 'Serinlik' ve 'içilecek bir şey' ifadeleri, çoğu mealde ortak olarak tercih edilmiştir. Bu ifadelerin sık kullanımı, cehennemdeki azap ve insanların yaşadığı zor durumu vurgulamak için dilsel bir gereklilik oluşturur. Bunun yanı sıra, mealler arasında belirgin farklılıklar da vardır. Örneğin, Mehmet Okuyan'ın mealinde, kaynar su ve irin gibi unsurlara yer verilmiştir. Bu da metnin detaylandırılmasına ve okuyucuya daha belirgin bir tasvir sunmaya yönelik bir çaba olarak değerlendirilebilir. Diğer mealler ise daha genel ifadeler kullanarak, durumun özünü aktarırken, bazıları ise daha edebi bir dil kullanmayı tercih etmiştir.