Neml Suresi 26. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Öyle bir Allah ki yoktur ondan başka tapacak ve pek büyük Arşın da sahibi. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Allah, kendisinden başka hiçbir ilâh bulunmayandır. Büyük Arş’ın Rabbidir. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | "(Halbuki) O büyük Arş'ın sahibi olan Allah'tan başka tapılacak yoktur." |
Mehmet Okuyan Meali | 25,26. (Oysa) göklerde ve yerde gizleneni açığa çıkaran, gizlediğinizi ve açıkladığınızı bilen, (asıl en) büyük tahtın sahibi, kendisinden başka ilah olmayan Allah’a secde etmeleri gerekmez mi?” |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Allah, O azîm Arş'ın Rabbidir ki, O'ndan başka ilâh yoktur. |
Süleyman Ateş Meali | Allah ki, O'ndan başka Tanrı yoktur, büyük Arş'ın sahibidir. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Allah… Ondan başka ilah yoktur. Büyük arşın(yönetimin) sahibidir.” |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | "O Allah ki, tanrı yok kendinden başka, o büyük arşın rabbidir O." |
Neml Suresi 26. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Neml |
Sure Numarası | 27 |
Ayet Numarası | 26 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 19 |
Kur'an Sayfası | 457 |
Toplam Harf Sayısı | 79 |
Toplam Kelime Sayısı | 16 |
Neml Suresi, Mekke döneminde inmiş olup, genel olarak Allah'ın varlığı, birliği ve kudretine dair mesajlar içermektedir. Bu surede, çeşitli kıssalar, mucizeler ve Allah'ın yaratma gücü üzerinde durulmakta ve insanların Allah'a şükretmesi gerektiği vurgulanmaktadır. Ayet 26, Allah'ın biricik ilah olduğu ve büyük Arş'ın sahibi olduğuna dair önemli bir açıklama yapmaktadır. Bu bağlamda, ayet, insanların birliğini ve Allah'a olan inançlarının temelini güçlendirme amacı taşımaktadır. Ayette geçen 'büyük Arş', Allah'ın mutlak gücünü ve otoritesini simgelemektedir. Neml Suresi'nin genel temasında, Allah'a inanmanın, O'na ibadet etmenin ve O'nun büyüklüğünü tanımanın önemi vurgulanmaktadır. Bu sure, özellikle Mekke döneminin zorlu koşullarında inananlara moral ve güç vermek amacıyla indirilmiştir. İnanılmaz bir tasvirle birlikte, ayet, Tanrı'nın her şeyin üzerinde bir otoriteye sahip olduğunu belirtmektedir.
Neml Suresi 26. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
الَّذِي | O ki |
إِلَٰهَ | İlah |
رَبُّ | Rab, sahibi |
الْعَرْشِ | Arş |
كَبِيرٌ | Büyük |
Ayetin tecvid açısından önemli noktaları arasında, idgam ve med kurallarının bulunduğu kısımlar yer almakta. Özellikle 'رَبُّ' kelimesindeki 'ب' harfi, öncesindeki 'ر' harfi ile idgam edilirken, 'إِلَٰهَ' kelimesi de vurgulayıcı bir şekilde telaffuz edilmektedir.
Neml Suresi 26. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
اللَّهُ | Allah | 2699 |
الْعَرْشُ | Arş | 20 |
إِلَٰهَ | İlah | 20 |
Ayet içinde geçen 'Allah', 'Arş' ve 'İlah' kelimeleri, Kur'an'da sıkça kullanılarak Allah'ın varlığı ve yüceliği hakkında sıkı bir vurgulama sağlamaktadır. Bu terimler, Kuran'ın temel teolojik kavramları arasında yer alır ve inanç sisteminin yapı taşlarını oluşturur. Özellikle 'Allah' kelimesinin bu kadar sık geçmesi, Müslümanların inançlarında Allah'a olan bağlılıklarının ve O'na olan ibadetlerinin önemiyle ilişkilidir.
اللَّهُ
2699
الْعَرْشُ
20
إِلَٰهَ
20
Neml Suresi 26. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Öyle bir Allah ki yoktur ondan başka tapacak | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | Büyük Arş'ın Rabbidir. | Resmi |
Elmalılı Hamdi Yazır | O büyük Arş'ın sahibi olan Allah'tan başka tapılacak yoktur. | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | asıl en büyük tahtın sahibi | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | O azîm Arş'ın Rabbidir | Geleneksel |
Süleyman Ateş | O'ndan başka Tanrı yoktur | Modern |
Süleymaniye Vakfı | Büyük arşın(yönetimin) sahibidir. | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | O Allah ki, tanrı yok kendinden başka | Modern |
Bu mealler arasında dikkat çeken ortak ifadeler arasında 'Allah'tan başka ilah yoktur' ve 'büyük Arş'ın sahibi' gibi ifadeler öne çıkmaktadır. Bu ifadelerin çoğu mealde benzer şekilde kullanılmakta, çünkü Allah'ın birliği ve yüceliği vurgulanmaktadır. Öte yandan, farklı meallerde 'tapacak' veya 'secde etmeleri gerekmez mi?' gibi ifadeler farklı dilsel tonlar taşıyor. Bazıları daha açıklayıcı bir dil kullanırken, diğerleri daha geleneksel bir üslup tercih etmiş. Özellikle geleneksel ve modern üslup arasında belirgin bir farklılık gözlemlenmektedir. Bu durum, meallerin hedef kitlesine ve yazarların bakış açılarına göre değişim göstermektedir.