Neml Suresi 69. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | De ki: Gezin yeryüzünde de bakın, görün, ne olmuş mücrimlerin sonu. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | De ki: “Yeryüzünde dolaşın da suçluların sonunun nasıl olduğuna bir bakın.” |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | De ki: "Hele bir yeryüzünde gezin de, günahkarların sonu nice oldu, bir bakın!" |
Mehmet Okuyan Meali | (Onlara) de ki: “Yeryüzünde dolaşın da suçluların sonu nasıl olmuş, bakın!” |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | De ki: «Yeryüzünde yürüyünüz de bakınız ki, günahkârların akibeti nasıl olmuştur.» |
Süleyman Ateş Meali | De ki: "Yeryüzünde yürüyün de suçluların sonunun nasıl olduğunu görün." |
Süleymaniye Vakfı Meali | De ki: “Yeryüzünü dolaşın da suçluların sonunun ne olduğuna bir bakın.” |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | De ki: "Yeryüzünde dolaşın da bir bakın nice olmuştur günahkârların sonu!" |
Neml Suresi 69. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Neml |
Sure Numarası | 27 |
Ayet Numarası | 69 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 19 |
Kur'an Sayfası | 480 |
Toplam Harf Sayısı | 75 |
Toplam Kelime Sayısı | 15 |
Neml Suresi, Mekke döneminde inmiş olan ve genellikle Allah'ın varlığını, birliğini ve kıyameti anlatan bir suredir. Suresi, özellikle 'Neml' (Ateş böceği) ismi ile anılmasının sebebi, 18. ayetteki ateş böceği ile ilgili kıssadır. Neml Suresi, insanlara Allah'ın yaratışındaki delilleri ve uyarıcı mesajları içeren bir dizi kıssayı barındırır. Ayet 69, Allah'ın varlığını ve gücünü sorgulayanlara bir cevap niteliğindedir. Burada, mücrimlerin sonu, yeryüzünde gözlemlenerek değerlendirilmeleri teşvik edilmektedir. Ayet, insanlara geçmişteki toplulukların akıbetlerini gözlemlemeleri için bir çağrı yapmaktadır. Bu, insanların tarihi olaylardan ders alarak, kendi davranışlarını sorgulamaları ve ahlaki bir yol haritası çıkarmaları için bir fırsattır. Genel olarak, bu ayet, insanları geçmişte yaşanan olayların sonuçları üzerinden düşünmeye sevk etmekte, ahlaki bir sorumluluk bilinci kazandırmayı amaçlamaktadır.
Neml Suresi 69. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
يَسِيرُوا | gezmek |
انْظُرُوا | bakmak |
مُجْرِمِينَ | suçlu |
آخِرَةَ | son |
Ayetin telaffuzunda dikkat edilmesi gereken bazı Kur'an tecvid kuralları bulunmaktadır. 'İdgam' kuralı, bazı harflerin birleştirilerek okunması gereken durumları kapsar. Med kuralları da, uzatmaların dikkatlice uygulanmasını gerektirmektedir.
Neml Suresi 69. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
يَسِيرُوا | gezmek | 15 |
انْظُرُوا | bakmak | 12 |
مُجْرِمِينَ | suçlu | 8 |
Ayet içinde geçen kelimeler, Kur'an'da farklı bağlamlarda sıkça kullanılan ve önemli anlamlar taşıyan kelimelerdir. 'يَسِيرُوا' (gezmek) kelimesi, insanlara dünyayı keşfetmeleri ve geçmişten ders çıkartmaları için bir çağrıdır. 'انْظُرُوا' (bakmak) kelimesi, bir gözlem yapma ve düşünme eylemini vurgularken, 'مُجْرِمِينَ' (suçlu) kelimesi ise, ayetin muhataplarının dikkat etmesi gereken olumsuz bir durumu ifade etmektedir. Bu kelimelerin sık kullanımı, Kur'an'da insanlara geçmişten ders çıkarma ve ahlaki yaşam üzerine düşünme önemini vurgulamaktadır.
يَسِيرُوا
15
انْظُرُوا
12
مُجْرِمِينَ
8
Neml Suresi 69. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | ne olmuş mücrimlerin sonu | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | suçluların sonunun nasıl olduğuna bir bakın | Moden |
Elmalılı Hamdi Yazır | günahkarların sonu nice oldu | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | suçluların sonu nasıl olmuş | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | günahkârların akibeti nasıl olmuştur | Geleneksel |
Süleyman Ateş | suçluların sonunun nasıl olduğunu görün | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | suçluların sonunun ne olduğuna bir bakın | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | günahkârların sonu | Geleneksel |
Tabloda görüldüğü üzere, farklı mealler arasında 'suçlu' ve 'günahkar' terimleri sıkça kullanılmakta olup, bu kelimeler ayetin merkezinde yer alan temalar arasında yer almaktadır. 'Bakın' veya 'görün' gibi ifadeler ise, okuyucuyu eyleme geçirirken, geçmişe yönelik bir gözlem yapmaya yönlendirmekte. Çoğu mealde ortak olarak kullanılan bu ifadeler, okuyucuya geçmişten ders çıkarma ve gözlem yapma çağrısını yapmaktadır. Ancak, bazı meallerde farklı ifadelerin tercih edilmesi, kişisel üslup ve dilsel tercihlerden kaynaklanmaktadır. Örneğin, 'akibet' terimi daha geleneksel bir dil kullanırken, 'son' kelimesi daha modern bir dil kullanımı sergilemektedir. Bu da, farklı okuyucu kitlelerine hitap etme çabası gibi görülebilir.