Nisâ Sûresi 116. Ayet

Nisâ Suresi, genel olarak insan hakları, toplum içindeki adalet, kadın-erkek eşitliği ve miras paylaşımı gibi konulara odaklanmaktadır. Medine döneminde inen bu sure, Müslüman toplumunun sosyal yapısını ve adalet anlayışını geliştirmek amacıyla indirilmiştir. Ayet 116, Allah'a eş koşma konusunu ele alarak, bu eylemin doğuracağı sonuçlar üzerinde durmaktadır. Bu ayet, inanç ve ibadette tevhid anlayışını vurgulayarak, şirk koşmanın kabul edilemeyeceğini belirtmektedir. Şirk, yani Allah'a ortak koşmak, İslam inancında büyük bir günah olarak kabul edilir. Bunun yanı sıra, Allah’ın dilediği kullarını bağışlayabileceği belirtilerek, O’nun merhameti ve bağışlayıcılığına vurgu yapılmaktadır. Ayet, bireylerin inançlarının sağlam temellere oturması gerektiğini hatırlatırken, aynı zamanda toplumsal düzenin sağlanması için bu inancın önemini de ortaya koymaktadır. Surenin genelinde yer alan adalet, eşitlik ve hak temelli öğretilerle bu ayetin mesajı arasında bir bağ bulunmakta, bu bağlamda toplumsal ve bireysel sorumluluklara dikkat çekilmektedir.

Ayetin içerisinde med, idgam ve bazı diğer tecvid kurallarına dikkat edilmiştir. Örneğin, 'شُرَكَاءَ' kelimesinde 'ش' harfi med harfi olarak okunmaktadır. Ayrıca, 'غَفَرَ' kelimesinin sonundaki 'ر' harfi, idgam uygulaması ile birleştirilmiştir.

Ayet içinde geçen kelimelerden 'شِرْكَ' (şirk) kelimesi, Kur'an'da 36 defa geçmektedir. Bu kelime, İslam inancının temel prensiplerinden biri olan tevhidin zıttı olduğu için sıkça vurgulanmaktadır. 'غَفَرَ' (bağışlamak) kelimesi ise 48 defa geçmekte olup, Allah'ın merhameti ve bağışlayıcılığına dair pek çok ayette yer bulmaktadır. Son olarak, 'ضَلَالٍ' (sapıklık) kelimesi 7 kez geçmekte olup, inançsızlık ve yanlış yolda olmanın sonuçlarını ifade etmektedir. Bu kelimelerin sıkça kullanılması, İslam'ın temel inanç ve ahlak öğretilerinin önemini göstermektedir.