Nisâ Suresi 165. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ve peygamber, müjdeleyenlerdir ve korkutucu haber verenler; ta ki insanların, peygamberler geldikten sonra Allah'a karşı bir mazeretleri, bir bahaneleri kalmasın artık ve Allah, üstündür, hüküm ve hikmet sahibidir. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Müjdeleyiciler ve uyarıcılar olarak peygamberler gönderdik ki, peygamberlerden sonra insanların Allah’a karşı bir bahaneleri olmasın. Allah, mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Peygamberleri müjdeciler ve azab habercileri olarak gönderdik ki, peygamberlerden sonra insanların Allah'a karşı bir bahaneleri olmasın. Allah mutlak üstündür, yegane hikmet sahibidir. |
Mehmet Okuyan Meali | Müjdeleyiciler ve uyarıcılar olarak (gönderilen) elçilere de (vahy etmiştik) ki elçilerden sonra insanların Allah’a karşı herhangi bir delili (bahanesi) olmasın! Allah güçlüdür, doğru hüküm verendir. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Müjdeleyici ve korkutucu oldukları halde peygamberler (gönderdik ki) O peygamberlerden sonra nâs için Cenâb-ı Hakk'a karşı bir mazeret bulunmasın. Ve Allah Teâlâ azîzdir, hakîmdir. |
Süleyman Ateş Meali | (Bunları) Müjdeleyici ve uyarıcı elçiler olarak (gönderdik) ki, elçiler geldikten sonra insanların Allah'a karşı bahaneleri kalmasın. Allah üstündür, hüküm ve hikmet sahibidir. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Müjdeci ve uyarıcı elçiler gönderdik ki onlardan sonra insanların elinde Allah’a karşı ileri sürecekleri bir mazeretleri olmasın. Allah güçlüdür, doğru kararlar verir. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Müjdeleyici ve uyarıcı resuller gönderdik ki, elçiler geldikten sonra insanların Allah'a karşı kanıtı olmasın. Allah Azîz'dir, Hakîm'dir. |
Nisâ Suresi 165. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Nisâ |
Sure Numarası | 4 |
Ayet Numarası | 165 |
Sure Türü | Medeni |
Bulunduğu Cüz | 5 |
Kur'an Sayfası | 110 |
Toplam Harf Sayısı | 125 |
Toplam Kelime Sayısı | 24 |
Nisâ Suresi, İslam hukuku ve toplumsal meseleler üzerine yoğunlaşan bir Medeni sure olarak, toplumun çeşitli katmanlarına hitap eder. Bu sure, özellikle kadın hakları, miras, evlilik ve aile ilişkileri gibi konuları içerir. Ayet 165, peygamberlerin gönderiliş amacını vurgulayan bir mesaj taşır. Bu bağlamda, peygamberlerin insanları müjdelemek ve uyarıda bulunmak için gönderildiği belirtilerek, insanların peygamberlerden sonra Allah’a karşı bir mazeretlerinin kalmaması gerektiği ifade edilir. Bu durum, insanların Allah’ın varlığı ve birliğine dair delilleri anlamaları ve kabul etmeleri açısından büyük bir önem taşır. Sure, toplumsal adalet ve ahlaki değerlerin güçlendirilmesi adına, vahiylerin ışığında bir eğitim sürecini de yansıtır. Ayet, bu nedenle, hem bireylerin hem de toplumsal yapıların dönüşümünü sağlayacak bir mesaj içerir. Ayrıca, bu ayet, insanlara gönderilen irşad ve rehberlik işlevinin önemini ortaya koyar. Ayet, insanların Allah’a karşı delil veya bahane üretmelerini engelleyerek, onlara sorumluluk yükler. Sonuç olarak, bu ayet, İslami ahlak ve bireysel sorumluluk anlayışının pekiştirilmesine yöneliktir.
Nisâ Suresi 165. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
مُبَشِّرِينَ | Müjdeleyici |
نَذِيرِينَ | Uyarıcı |
مَعْذِرَةً | Mazeret |
Ayetin tecvid kuralları arasında ikisi de idgam kuralına tabi olan kelimeler bulunmaktadır. Üstelik "مُبَشِّرِينَ" kelimesindeki 'م' harfi, kendisinden sonra gelen 'ب' ile birleşerek idgam yapılır.
Nisâ Suresi 165. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
مُبَشِّرِينَ | Müjdeleyici | 23 |
نَذِيرِينَ | Uyarıcı | 20 |
مَعْذِرَةً | Mazeret | 13 |
Ayetin içindeki kelimelerin Kur'an'da sıkça yer alması, peygamberlerin insanlara karşı olan görevlerinin önemini ve Allah’ın mesajlarını iletme sorumluluğunu vurgulamak içindir. "مُبَشِّرِينَ" (Müjdeleyici) ve "نَذِيرِينَ" (Uyarıcı) kelimeleri, peygamberlerin rollerini tanımlayarak insanlara olan sorumluluklarını ve uyarı görevlerini belirtir. "مَعْذِرَةً" (Mazeret) kelimesinin de sıklıkla geçmesi, insanların Allah’a karşı sorumluluklarını yerine getirmeleri gerektiğini ifade eder.
مُبَشِّرِينَ
23
نَذِيرِينَ
20
مَعْذِرَةً
13
Nisâ Suresi 165. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | müjdeleyenlerdir ve korkutucu haber verenler | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | Müjdeleyiciler ve uyarıcılar | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | Peygamberleri müjdeciler ve azab habercileri | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | müjdeleyiciler ve uyarıcılar olarak | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | Müjdeleyici ve korkutucu oldukları halde | Geleneksel |
Süleyman Ateş | (Bunları) Müjdeleyici ve uyarıcı elçiler olarak | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | Müjdeci ve uyarıcı elçiler | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | Müjdeleyici ve uyarıcı resuller | Modern |
Ayetin Türkçe meallerinde, "müjdeleyici" ve "uyarıcı" ifadeleri sıklıkla yer almakta olup, bu ifadelerin çoğu mealde tercih edildiği görülmektedir. Bu iki terim, İslam'daki peygamberlik rolünü net bir biçimde tanımlayarak, müjde ve uyarı görevlerinin önemini vurgulamakta. Diğer taraftan, "korkutucu haber veren" gibi farklı ifadeler de kullanılarak, peygamberlerin uyarı görevlerinin niteliği hakkında daha derin bir anlam sunulmaktadır. Bu durum, dil açısından anlamda farklılıklar yaratmakta; bazıları daha geleneksel bir tonu benimserken, diğerleri modern bir anlatım tarzına sahiptir. Genel anlamda ise, çoğu mealde ortak terimlerin kullanılması, mesajın özünü ve önemini korumak adına bir tercih olarak değerlendirilmektedir.