Rum Suresi 34. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Şirk koşarlar, onlara verdiğimiz nimetlere nankörlük etmek için; şimdilik geçinin bakalım, yakında bilip anlarsınız. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Kendilerine verdiğimiz nimetleri inkâr etsinler bakalım! Haydi (şimdilik) yararlanın, ama yakında bileceksiniz. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Bunu da kendilerine verdiğimiz nimetlere nankörlük etmek için yaparlar. Haydi geçinedurun bakalım, yakında bileceksiniz. |
Mehmet Okuyan Meali | 33,34. İnsanların başına bir sıkıntı gelince Rablerine yönelerek O’na yalvarırlar. Sonra (Allah) katından onlara bir rahmet (bolluk) tattırınca bakarsınız ki kendilerine verdiklerimize karşılık nankörlük etmeleri için onlardan bir grup, Rablerine yine ortak koşuyorlar. Bir süre (daha) yararlanın! İleride bileceksiniz! |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Onlara verdiklerimize nankörlük yapsınlar için (öyle şirke düşerler) imdi faidelenip durunuz, artık yakında bileceksiniz. |
Süleyman Ateş Meali | (Böyle yaparlar) Ki kendilerine verdiğimiz(ni'met)e karşı nankörlük etsinler. Şimdi zevk içinde yaşayın bakalım, yakında (sonunuzun ne olduğunu) bileceksiniz. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Bunu, bizim verdiğimizi gizlemek için yaparlar. Keyfini sürün bakalım; yakında öğrenirsiniz. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Kendilerine verdiklerimize karşı nankörlük etsinler diye. Haydi, yararlanın/zevklenin! Yakında bileceksiniz... |
Rum Suresi 34. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Rum |
Sure Numarası | 30 |
Ayet Numarası | 34 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 21 |
Kur'an Sayfası | 466 |
Toplam Harf Sayısı | 100 |
Toplam Kelime Sayısı | 20 |
Rum Suresi, Mekke döneminde inmiş olan bir suredir ve genel olarak insanlık tarihindeki çeşitli medeniyetlerin yükseliş ve çöküşlerini, Allah'ın kudretini ve insanın sorumluluklarını anlatır. Ayet 34, insanların Allah'a olan nankörlüğünü ve çeşitli nimetlere rağmen şirk koşmalarını ele alır. Bu ayet, insanlara verilen nimetlere karşı duyarsız kalmanın sonucunu vurgular. Ayetin bağlamı, insanların sıkıntılı dönemlerde Rablerine yönelmeleri ve nimetler geldiğinde nankörlük etmeleri üzerine dönmektedir. Burada, Allah'ın ihsan ettiği nimetlerin insana bir sorumluluk yüklediği, ancak insanın bu sorumluluğu görmezden gelip tekrar şirk koşmaya yöneldiği mesajı verilmektedir. Dönemin sosyal ve ekonomik zorlukları, insanların ruhsal bunalımlarını artırmış ve bu bunalım zamanlarında insanları Allah'a yönlendirmiştir. Ancak nimetler geldikten sonra çoğu insan, bu nimetleri verenin Allah olduğu gerçeğini unutarak nankörlük göstermektedir. Bu durum, insanın doğası gereği unutuş ve nankörlük eğilimini yansıtır. Ayetin içeriği, insanların başlarına bir sıkıntı geldiğinde Allah'a yönelmeleri ve nimetlerden istifade ettiklerinde bu nimetlere karşı duyarsız kalmalarının nasıl bir çelişki oluşturduğunu gözler önüne serer. Bu, Mekke dönemi için önemli bir hatırlatmadır ve genel olarak insanın ruhsal durumunu ve Allah ile olan ilişkisini sorgulayan bir mesaj taşır.
Rum Suresi 34. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
شرك | şirk |
نعمات | nimetler |
كافر | inkâr eden |
انتفع | yararlanmak |
قريب | yakın |
Ayet içerisinde bazı temel tecvid kuralları bulunmaktadır. Örneğin, 'نعمات' kelimesindeki 'م' harfi, kendisinden sonra gelen 'ات' ile idgam edilmiş olup, bu durum ses akışını kolaylaştırmaktadır. Bunun yanı sıra, 'كافر' kelimesindeki 'ك' harfi de uzatılarak okunmalıdır.
Rum Suresi 34. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
شرك | şirk | 25 |
نعمات | nimetler | 8 |
كافر | inkâr eden | 14 |
انتفع | yararlanmak | 6 |
Ayet içerisinde geçen kelimelerin Kur'an'daki geçiş sayıları, Allah'ın insanlara olan nimetlerini ve bu nimetlere karşı gösterilen nankörlük teması üzerine yoğunlaşmaktadır. 'شرك' kelimesi, şirk koşmanın ciddiyetini vurgularken, 'نعمات' kelimesi de Allah'ın verdiği nimetlerin önemini belirtmektedir. 'كافر' kelimesi, insanların Allah'a karşı olan nankörlüklerini ve inkâr etmelerini ifade ederken, 'انتفع' kelimesi ise insanların bu nimetlerden yararlanma durumunu açıklamaktadır. Bu kelimelerin sıkça kullanılması, insanın Allah ile olan ilişkisini ve bu ilişkideki sorumlulukları sorgulayan bir mesaj taşımaktadır.
شرك
25
كافر
14
نعمات
8
انتفع
6
Rum Suresi 34. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | şirk koşarlar, onlara verdiğimiz nimetlere nankörlük etmek için | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | kendilerine verdiğimiz nimetleri inkâr etsinler bakalım! | Modern |
Elmalılı Hamdi Yazır | nankörlük etmek için yaparlar | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | nankörlük etmeleri için onlardan bir grup, Rablerine yine ortak koşuyorlar | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | onlara verdiklerimize nankörlük yapsınlar için | Açıklayıcı |
Süleyman Ateş | kendilerine verdiğimiz(ni'met)e karşı nankörlük etsinler | Geleneksel |
Süleymaniye Vakfı | verdiğimizi gizlemek için yaparlar | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | nankörlük etsinler diye | Açıklayıcı |
Tabloda görülen ifadeler arasında 'nankörlük' kelimesi çoğu mealde ortak bir şekilde kullanılmıştır. Bu kelime, ayetin ana temasını oluşturmakta ve insanların Allah'a karşı olan sorumluluklarını vurgulamaktadır. 'Şirk' terimi de birçok mealde yer almakta ve insanların Allah'a ortak koşmalarını ifade etmektedir. Mealler arasında belirgin farklılıklar ise 'verdiğimiz nimetleri inkâr etsinler bakalım!' gibi ifadelerde ortaya çıkmaktadır. Bu ifadeler, dil açısından anlamda farklılıklar oluşturarak bazı meallerin daha açıklayıcı ya da modern bir dil kullanmasını sağlamaktadır. Genel olarak, meallerin çoğunda kullandıkları ortak terimler, ayetin ana fikrini daha net bir şekilde ifade etmek adına tercih edilmiştir.