Rum Suresi 41. Ayet
ظَهَرَ
الْفَسَادُ
فِي
الْبَرِّ
وَالْبَحْرِ
بِمَا
كَسَبَتْ
اَيْدِي
النَّاسِ
لِيُذ۪يقَهُمْ
بَعْضَ
الَّذ۪ي
عَمِلُوا
لَعَلَّهُمْ
يَرْجِعُونَ
٤١
Zahera-lfesâdu fî-lberri velbahri bimâ kesebet eydî-nnâsi liyużîkahum ba’da-lleżî ‘amilû le’allehum yerci’ûn(e)
Rum Suresi 41. Ayet Meâlleri

Rum Suresi 41. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Rum |
Sure Numarası | 30 |
Ayet Numarası | 41 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 21 |
Kur'an Sayfası | 466 |
Toplam Harf Sayısı | 185 |
Toplam Kelime Sayısı | 41 |
Rum Suresi, Mekke döneminde inmiş olan bir sure olarak, inanç, ahlak, sosyal adalet ve toplumun durumu gibi konuları ele almaktadır. Bu sure, Müslümanların ve müşriklerin dünya meseleleri karşısındaki tutumlarını ve sonuçlarını vurgulayan bir içerik taşımaktadır. Ayet 41, insanların kendi eylemleri ve bu eylemlerin sonuçları üzerine yoğunlaşmakta; karada ve denizde meydana gelen bozulma ve fesadın, insanların işledikleri suçlar yüzünden gerçekleştiğini belirtmektedir. Ayetin bağlamı, insanların kötü davranışlarının, doğaya ve topluma olan olumsuz etkilerini ifade etmektedir. Bu tür bir anlatım, insanları kendi eylemlerinin sonuçları hakkında düşünmeye ve yanlış yoldan dönmeye teşvik etmeyi amaçlamaktadır. Ayet, toplumsal sorunların ve bozulmaların kaynağını bireylerin davranışlarına dayandırarak, insanları sorumluluk almaya ve doğru yola yönelmeye davet eder. Bu bağlamda, Rum Suresi, yalnızca bireysel değil toplumsal bir dönüşüm ve sorgulama çağrısı yapmaktadır.
Rum Suresi 41. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
فَسَادٌ | bozulma |
كَسَبَ | kazandı |
ذَاقَ | tattı |
Ayetin okunuşunda dikkat edilmesi gereken tecvid kuralları arasında, bazı harflerin idgam ve med kurallarına tabi olması yer alır. Örneğin, 'كَسَبَ' kelimesindeki 'سَ' harfi, harfin özelliklerine bağlı olarak uzatılmadan okunmalıdır.
Rum Suresi 41. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
فَسَادٌ | bozulma | 8 |
كَسَبَ | kazandı | 10 |
ذَاقَ | tattı | 5 |
Bu kelimeler, ayetteki ana temalarla bağlantılı olarak sıkça kullanılmıştır. 'فَسَادٌ' kelimesi, toplumların ve doğanın bozulma durumunu ifade etmek için önemlidir. 'كَسَبَ' kelimesi, insanların eylemlerinin sonuçları üzerine vurgu yaparken, 'ذَاقَ' kelimesi ise bu sonuçların deneyimlenmesini belirtmektedir. Bu kelimeler, Kur'an'ın genel mesajında dikkat çeken bireysel ve toplumsal sorumluluk anlayışını pekiştirmektedir.
كَسَبَ
10
فَسَادٌ
8
ذَاقَ
5
Rum Suresi 41. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | karada ve denizde, insanların elleriyle kazandıkları suçlar yüzünden | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | kendi işledikleri (kötülükler) sebebiyle | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | kendi ellerinin kazandığı şeyler yüzünden | Açıklayıcı |
Mehmet Okuyan | elleriyle kazandıkları (yaptıkları) yüzünden | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | ellerinin kazandığı şey sebebiyle | Geleneksel |
Süleyman Ateş | elleriyle kazandıkları (günahları) yüzünden | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | kendi elleriyle yaptıkları şeyler yüzünden | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | ellerinin kazanmış oldukları yüzünden | Modern |
Ayetin çeşitli meallerinde ortak olarak kullanılan ifadeler, insanların eylemlerine vurgu yapan kelimelerdir. Özellikle 'elleriyle kazandıkları' ifadesi, ayetin ana temasını oluşturmakta ve çoğu mealde benzer bir dil kullanımı ile aktarılmaktadır. Bu durum, dilsel açıdan daha geniş bir kitleye ulaşmak ve anlamın netleşmesini sağlamak amacıyla tercih edilmiş olabilir. Farklı mealler arasında en belirgin değişiklik, kullanılan kelimelerin çeşitliliği ve dilsel tonlarıdır. Bazı mealler geleneksel bir dil kullanırken, bazıları modern bir üslup benimsemiştir. Ancak genel anlamda, ayetin ana mesajı ve vurgusu ortak kalmaktadır. Bu durum, Kur'an’ın özünün anlaşılmasına yardımcı olmakla birlikte, farklı okuyuculara hitap etme açısından zengin bir dil çeşitliliği sunmaktadır.
Rûm Sûresi 41. Ayet ile Bağlantılı Diğer Ayetler
Rum Suresi 41. ayet, yeryüzünde meydana gelen bozulma ve insanların işledikleri kötü amellerin neticesinde ortaya çıkan felaketlerden bahseder.
- Bakara Suresi 30. Ayet: Bu ayette, Allah'ın yeryüzünde halifelerini yaratma kararı ve insanların yeryüzünde ortaya çıkaracakları bozulma konusundaki fiilleri üzerinde durulmaktadır. Her iki ayet de insanların eylemlerinin çevresel ve toplumsal sonuçlarına dikkat çekmektedir.
- A'râf Sûresi 56. Ayet: Bu ayet, Allah'ın yarattığı şeylerin bozulmasına ve insanların arasındaki fitneye yönelik uyarılara dikkat çeker. Rum 41. ayetteki bozulma ifadesi, A'raf 56. ayetteki yeryüzündeki fitne ve bozukluğa dair uyarılarla bağlantılıdır.
- Mâide Sûresi 33. Ayet: Bu ayet, toplumda meydana gelen bozulmaların ve suçların etkisi üzerine bir uyarı niteliğindedir. Hem Rum 41. ayetteki bahsedilen bozukluklar hem de Maide 33'teki toplum düzenini tehdit eden suçlar benzer bir kötüleme ve uyarı içermektedir.
Bu ayetler bir arada ele alındığında, insanların eylemlerinin yeryüzündeki dengenin bozulmasında ve toplumsal sorunların ortaya çıkmasında ne denli etkili olduğu sonucuna varılmaktadır. Allah, insanların iyi ameller işlemesini ve bu sayede yeryüzünde barış ve huzurun sağlanmasını istemekte; bozulmalara karşı uyarılarda bulunmaktadır.
Okumak istediğin ayeti seç