Rum Suresi 9. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Yeryüzünü gezip de görmezler mi kendilerinden öncekilerin sonları ne olmuş; onlar, kuvvet bakımından daha üstündü bunlardan ve yeryüzünün altını üstüne getirerek ekmişler ve orasını, bunların imar ettiğinden daha da fazla imar etmişlerdi ve onlara da apaçık delillerle gelmişti peygamberleri; derken Allah zulmetmemişti onlara ve fakat onlar, kendilerine zulmetmişlerdi. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | (Yine) onlar, yeryüzünde dolaşıp kendilerinden öncekilerin sonunun nasıl olduğuna bakmadılar mı? Onlar kendilerinden daha kuvvetli idiler. Yeryüzünü sürüp işlemişler ve orayı kendilerinin imar ettiğinden daha çok imar etmişlerdi. Onlara da peygamberleri apaçık deliller getirmişlerdi. Allah, onlara asla zulmediyor değildi. Fakat onlar kendilerine zulmediyorlardı. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Onlar, yeryüzünde gezmediler mi ki, kendilerinden öncekilerin sonu nasıl olmuş baksınlar? Onlar, kendilerinden daha güçlüydüler. Toprağı sürmüşler ve onu, bunların imar ettiklerinden daha çok imar etmişlerdi. Onlara da peygamberleri delillerle gelmişlerdi. Demek Allah onlara zulmetmiyordu. Fakat onlar, kendilerine zulmediyorlardı. |
Mehmet Okuyan Meali | Öncekilerin sonunun nasıl olduğunu görmek için yeryüzünde hiç mi dolaşmadılar? Onlar kendilerinden daha güçlüydüler; yeri kazıp altüst etmiş, onu (toprağı) bunların imar ettiklerinden daha çok imar etmişlerdi. Elçileri de onlara apaçık deliller getirmişti. Allah onlara haksızlık edecek değildi fakat onlar kendi kendilerine haksızlık etmekteydiler. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Yeryüzünde gezip de bakmadılar mı ki, onlardan evvelkilerin akibetleri nasıl olmuştur? Onlardan kuvvetce daha şiddetli idiler ve onların imar ettiklerinden daha ziyâde yeri altüst etmiş ve imarda bulunmuşlardı ve onlara peygamberleri zahir hüccetler ile gelmişlerdi. Artık Allah onlara zulmeder olmadı, velâkin onlar kendi nefislerine zulmeder oldular. |
Süleyman Ateş Meali | Yeryüzünde gezmediler mi ki, kendilerinden öncekilerin sonunun nasıl olduğuna baksınlar. Onlar, kendilerinden daha güçlü idiler; (sular, madenler çıkarmak, ekin ekmek, ağaç dikmek için) toprağı (kazmış) alt-üst etmişler ve onu, bunların imar ettiklerinden daha çok imar etmişlerdi. Onlara da elçileri, deliller getirmişti. Allah onlara zulmedecek değildi. Fakat onlar, kendi kendilerine zulmediyorlardı. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Yeryüzünde de dolaşmadılar mı ki, kendilerinden önce gelenlerin sonunun ne olduğunu görsünler. Öncekiler bunlardan çok daha güçlü kimselerdi. Toprağı işlemişler ve bunların şenlendirmelerinden daha çok şenlendirmişlerdi. Elçileri de onlara apaçık belgeler getirmişlerdi. Allah onlara yanlış yapmamıştı; yanlışı onlar kendilerine yaptılar. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Yeryüzünde dolaşıp bir bakmıyorlar mı ki, nasıl oldu kendilerinden öncekilerin sonu? Onlar kuvvet yönünden bunlardan daha ağır ve baskındılar. Toprağı eşip deşip didik didik etmişlerdi. Ve yeryüzünü, bunların imar ettiklerinden çok daha fazla imar etmişlerdi. Ve resulleri onlara açık-seçik deliller getirmişti. O halde, Allah onlara zulmediyor değildi. Doğrusu, onlardı öz benliklerine zulmedip duranlar. |
Rum Suresi 9. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Rum |
Sure Numarası | 30 |
Ayet Numarası | 9 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 21 |
Kur'an Sayfası | 473 |
Toplam Harf Sayısı | 171 |
Toplam Kelime Sayısı | 27 |
Rum Suresi, Mekke döneminde inmiş olan bir suredir ve adını Romalılar ile Persler arasındaki çatışmalardan alır. Bu sure, inkarcıların ve müşriklerin akıbetini, Allah'ın kâinat üzerindeki kudretini ve insanlara yönelik göndermiş olduğu mesajları içerir. Ayet 9, bireylerin geçmişteki toplumların sonlarına bakmaları gerektiğini vurgular; bu, tarihsel bir bilgilendirme ve ibret alma çağrısıdır. Ayette, geçmiş halkların daha güçlü olmalarına rağmen, Allah’ın onlara zulmetmediği ve onların kendi kendilerine zulmettiği belirtilmiştir. Bu durum, insanlara ve toplumlara yönelik bir uyarıdır. Ayetin bağlamında, geçmişten ders almanın ve insanlık adına doğru davranış sergilemenin önemi vurgulanmaktadır. Mekke'deki müslümanların karşılaştığı zorluklar ve inançlarını korumaları gereken bir dönem olduğundan, bu ayet toplumun kendi geçmişini değerlendirmesi ve geleceğe yönelik doğru adımlar atması gerektiğini ortaya koyar. Ayet, tarihsel olaylardan ders çıkarmanın ve insanın kendi hatalarını anlamasının ne denli önemli olduğunu belirtmektedir.
Rum Suresi 9. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
يَرَوْنَ | Görmek |
قُوَّةً | Güç |
زَلَمَ | Zulmetmek |
أَرْضًا | Yeryüzü |
إِمَارَةً | İmar |
Ayet içerisindeki kelimeler, Arapça'nın temel dilbilgisi kurallarına uygun olarak kullanılmıştır. Bazı kelimelerde idgam veya med kuralları bulunmamaktadır.
Rum Suresi 9. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
يَرَوْنَ | Görmek | 10 |
قُوَّةً | Güç | 20 |
زَلَمَ | Zulmetmek | 15 |
Bu kelimeler Kur'an'da farklı ayetlerde çeşitli bağlamlarda kullanılmıştır. 'يَرَوْنَ' kelimesi, insanlar için gözlem yapma ve ibret alma anlamında önemli bir kavramdır. 'قُوَّةً', toplumsal ve bireysel güç anlayışını ifade ederken, 'زَلَمَ' ise adaletin ihlal edilmesi ve insanın kendi kendine yaptığı zulmü anlatmak için sıkça kullanılan bir terimdir.
قُوَّةً
20
زَلَمَ
15
يَرَوْنَ
10
Rum Suresi 9. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | kendilerinden öncekilerin sonları | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | kendilerinden daha kuvvetli | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | onlara da peygamberleri delillerle gelmişlerdi | Açıklayıcı |
Mehmet Okuyan | Allah onlara zulmeder olmadı | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | onların imar ettiklerinden daha çok | Açıklayıcı |
Süleyman Ateş | kendi kendilerine zulmediyorlardı | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | doğrusu, onlardı öz benliklerine zulmedip duranlar | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | elçileri onlara açık-seçik deliller getirmişti | Açıklayıcı |
Tabloda yer alan ifadeler, mealler arasında bazı ortak noktaların ve farklılıkların olduğunu göstermektedir. 'Kendilerinden öncekilerin sonları' ifadesi, çoğu mealde benzer şekilde kullanılmış ve geçmişten ders alma vurgusu yapılmıştır. Bunun yanı sıra 'kendilerinden daha kuvvetli' ifadesi de birçok mealde yer almakta, bu durum güç ve güçsüzlük anlayışını pekiştirmektedir. Öte yandan, 'kendi kendilerine zulmediyorlardı' ifadesi, daha modern bir yaklaşımla ele alınmış olup, bazı meallerde farklı biçimlerde ifade edilmiştir. Bu durum, aynı anlamı taşısa da dilsel ve anlatım açısından farklılıklar göstermektedir. Bu farklılıklar, meal yazarlarının üslup ve tercihleriyle alakalıdır.