Sad Suresi 18. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Şüphe.yok ki biz, dağları ram etmiştik ona, akşam ve kuşluk çağlarında, onunla beraber Rabbi tenzih ederlerdi. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | 18,19. Kendisiyle birlikte tesbih etsinler diye biz, dağları ve toplanıp gelen kuşları Dâvûd’un emrine verdik. Onların her biri Allah’a yönelmişlerdi. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Biz, dağları onun emrine vermiştik. Akşamsabah onunla birlikte tesbih ederlerdi. |
Mehmet Okuyan Meali | Biz dağları (onun) hizmetine vermiştik. Akşam ve kuşluk vakti onunla birlikte [tesbih] ederler (yüceltirlerdi). |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Muhakkak ki, dağları musahhar kıldık, O'nunla beraber akşamleyin ve kuşluk vakti tesbih ederlerdi. |
Süleyman Ateş Meali | Biz dağları onunla beraber (tesbih etmeleri için) boyun eğdirmiştik; akşam sabah onunla tesbih ederler (onun yaptığı tesbihle çınlarlar)dı. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Akşamleyin ve kuşluk vaktinde onunla birlikte ibadet eden dağları, hizmetine vermiştik. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Dağları onunla birlikte buyruk altına almıştık: Akşam-sabah birlikte tespih ederlerdi. |
Sad Suresi 18. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Sad |
Sure Numarası | 38 |
Ayet Numarası | 18 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 23 |
Kur'an Sayfası | 462 |
Toplam Harf Sayısı | 96 |
Toplam Kelime Sayısı | 16 |
Sad Suresi, Mekke döneminde inmiş olan bir suredir ve genel olarak peygamberlerin hikayelerini ve Allah’ın birliğini vurgulamaktadır. Bu surede, özellikle Davud (a.s.)'un özellikleri ve Allah’a olan bağlılığı ön plana çıkmaktadır. Ayet 18, Davud'un emirleri doğrultusunda dağların ve kuşların onunla birlikte tesbih ettiği bilgisini vermektedir. Bu bağlamda, ayet, doğanın ve varlıkların Allah’a olan teslimiyetini ve ibadetini simgeler. Sure, genel anlamda Allah'ın kudretini ve yaratılışın hikmetini anlatırken, bu ayet de Davud'un özel bir misyonu olduğuna ve onunla birlikte doğanın da Allah'ı anma görevini üstlendiğine dikkat çekmektedir. Ayette bahsedilen tesbih, sadece fiziksel bir ibadet değil, aynı zamanda varlıkların Allah'a yönelişini, O'na saygı duruşunu simgelemektedir. Mekke dönemi, İslam’ın ilk yılları olduğu için bu ayet, Müslümanlara güç ve cesaret vermekte, onları inançlarında sağlamlaştırmaktadır. Bu bağlamda, ayetin içeriği, Dâvûd'un Allah'a olan yakınlığı ve doğal varlıkların ibadet anlayışı üzerine derin düşüncelere kapı aralamaktadır.
Sad Suresi 18. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
تَسْبِيح | tesbih |
دَاوُد | Davud |
جِبَال | dağlar |
مُسَخَّرَة | hizmetine verilmiş |
اَلصَّبَاح | sabah |
مَسَاء | akşam |
Ayetteki temel tecvid kuralları arasında, 'idgam' ve 'med' uygulamaları bulunmaktadır. Ayrıca, 'tesbih' kelimesi, İslam'da sıkça kullanılan bir terim olduğu için bu kelimenin vurgusu da dikkat çekmektedir.
Sad Suresi 18. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
تَسْبِيح | tesbih | 32 |
جِبَال | dağlar | 10 |
دَاوُد | Davud | 16 |
Ayet içinde geçen kelimelerin kullanım sıklığı, bu terimlerin İslam kültüründeki önemini göstermektedir. 'Tesbih' kelimesi, Allah’a ibadet etme ve O’na yüceltme eylemini temsil ederken; 'dağlar' ve 'Davud' kelimeleri ise bu bağlamda Davud'un konumunu ve doğanın ona olan bağlılığını ifade etmektedir. Bu kelimelerin Kur'an'da sıkça geçmesi, bu kavramların İslam anlayışındaki derinliğine işaret eder.
تَسْبِيح
32
دَاوُد
16
جِبَال
10
Sad Suresi 18. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | şüphe yok ki biz, dağları ram etmiştik | Geleneksel |
Diyanet İşleri Meali | Kendisiyle birlikte tesbih etsinler diye biz, dağları verdik | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | dağları onun emrine vermiştik | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Biz dağları (onun) hizmetine vermiştik | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | dağları musahhar kıldık | Geleneksel |
Süleyman Ateş | dağları onunla beraber (tesbih etmeleri için) boyun eğdirmiştik | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | dağları, hizmetine vermiştik | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | Dağları onunla birlikte buyruk altına almıştık | Modern |
Yukarıdaki tabloda, ayetin farklı meallerdeki ifadeleri gösterilmektedir. Ortak kullanılan ifadeler arasında 'dağları onun emrine vermiştik' ve 'tesbih etmeleri için' gibi ifadeler öne çıkmaktadır. Bu ifadeler, ayetin ana temasını vurgulamakta ve anlam açısından benzer bir yaklaşım sergilemektedir. Farklı mealler arasındaki dilsel tonlar, geleneksel ve modern anlayış arasındaki farklılıkları ortaya koymaktadır. Örneğin, 'musahhar kıldık' ve 'hizmetine verdik' ifadeleri ise benzer anlamlar taşımasına rağmen, dilin akışında farklı tonlar oluşturmaktadır. Bu durum, kelimelerin ve ifadelerin seçimi ile ilgili olarak çevirmenlerin tercihlerini ve yaklaşımını yansıtmaktadır. Mealler arasında bazı ifadelerin eş anlamlı olması, bazılarının ise anlamda farklılıklar göstermesi, okuyucunun anlayışını etkileyebilir.