Sad Suresi 7. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Biz bunu son dinlerin hiçbirinde duymadık, bu, ancak bir yalan. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | 6,7,8. İçlerinden ileri gelenler, “Gidin, ilâhlarınıza tapmaya devam edin. İşte bu istenen şeydir. Biz bunu son dinde (en son dinî inanışlarda) duymadık. Bu ancak bir uydurmadır. O zikir (Kur’an) içimizden ona mı indirildi?” diyerek kalkıp gittiler. Hayır, onlar benim Zikrimden (Kur’an’dan) şüphe içindedirler. Hayır, henüz azabımı tatmadılar. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | "Biz bunu başka bir dinde işitmedik, bu mutlaka bir uydurmadır." |
Mehmet Okuyan Meali | Son dinde bile böyle bir şey duymadık. Bu, uydurmadan başka bir şey değildir. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | «Biz bunu son millette işitmedik. Bu bir uydurmadan başka değil.» |
Süleyman Ateş Meali | Biz bu(nun söylediği)ni (babalarımızın bağlı olduğu) öteki dinde işitmedik. Bu uydurmadan başka bir şey değildir.! |
Süleymaniye Vakfı Meali | “Son şeriatta bunu duymadık; bu sadece uyduruk bir şey”. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | "Öteki millette işitmedik böyle bir şey. Bu bir uydurmadan başka şey değildir." |
Sad Suresi 7. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Sad |
Sure Numarası | 38 |
Ayet Numarası | 7 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 23 |
Kur'an Sayfası | 438 |
Toplam Harf Sayısı | 65 |
Toplam Kelime Sayısı | 14 |
Sad Suresi, Mekke döneminde inmiş olan bir sure olup, genel olarak Allah’a ve dinin esaslarına karşı gelenlerin tutumlarını ele almaktadır. Ayet 7, bu bağlamda, kâfirlerin Kur'an'a ve peygamberin getirdiği mesajlara karşı olan inkarlarını ve alaycı tutumlarını ifade etmektedir. Bu ayette, öncelikle toplumun ileri gelenlerinin ortaya koyduğu şüpheci yaklaşım sergileniyor. Ayette bahsedilen 'biz bunu son dinde duymadık' ifadesi, bu kişilerin dinin yeniliğine ve getirilen mesajların farklılığına karşı nasıl bir direniş gösterdiğini göstermektedir. Mekke şartlarında oldukça yaygın olan putperestlik ve gelenekler, bu bahsedilen inkarcı yaklaşımın temel nedenleri arasında yer almaktadır. Ayet, bu tür tutumların, dinin özünü anlamaktan uzak bir yaklaşım sergilediğini ortaya koyar. İnsanoğlunun, kendine ait olan inanç sisteminin dışındaki her yeni bilgiyi yalanlama ve reddetme eğiliminde olduğunu da vurgular. Bu nedenle, ayet, sadece dönemin kâfirlerinin değil, insanın genel tutumunu da gözler önüne sererken, farklı dinlerin ve inanç sistemlerinin ortaya koyduğu engelleri ifade etmektedir. Dolayısıyla, bu tür bir yaklaşım sadece Mekke toplumuyla sınırlı değil, tarih boyunca pek çok inanç grubunun karşılaştığı bir durumdur.
Sad Suresi 7. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
أُودِعَ | uydurma |
دِين | din |
سَمِعْنَا | duymadık |
Ayetin içerisinde önemli olan bazı kelimeler, hem anlam derinliği taşır hem de dilbilgisel işlevler açısından dikkat çekicidir. 'أُودِعَ' (uydurma) kelimesi, ayet içinde bir iddiayı temsil ederken, 'دِين' (din) kelimesi, inanç sistemini ifade eder. 'سَمِعْنَا' (duymadık) kelimesi ise, geçmiş zaman kipinde olup, olayı inkar eden bir tutumu anlatır. Ayettin tecvid açısından, 'مَدّ' ve 'إدغام' kurallarının geçerli olduğu durumlar dikkatle okunmalıdır.
Sad Suresi 7. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
أُودِعَ | uydurma | 4 |
دِين | din | 16 |
سَمِعْنَا | duymadık | 3 |
Ayet içerisinde geçen kelimelerin Kur'an'daki toplam geçiş sayıları ile birlikte, bu kelimelerin anlamı ve bağlamı oldukça önemlidir. 'أُودِعَ' kelimesi, özellikle inkar ve sahte iddialar konusunda sıkça kullanılır. 'دِين' kelimesi, dinin ve inanç sisteminin merkezi konumda olduğunu vurgulamakta, bu nedenle Kur'an'da çokça geçmektedir. 'سَمِعْنَا' ise geçmiş zaman ifadesi olarak, duyma ve anlama eylemini temsil eder. Bu kelimelerin sık kullanılması, Kur'an'ın muhatap olduğu toplumların inanç ve değer sistemlerine yönelik eleştirel bir bakış açısının ortaya konmasıyla ilişkilidir.
دِين
16
أُودِعَ
4
سَمِعْنَا
3
Sad Suresi 7. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Biz bunu son dinlerin hiçbirinde duymadık. | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | Biz bunu son dinde (en son dinî inanışlarda) duymadık. | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | Biz bunu başka bir dinde işitmedik. | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Son dinde bile böyle bir şey duymadık. | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | Biz bunu son millette işitmedik. | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Biz bu(nun söylediği)ni (babalarımızın bağlı olduğu) öteki dinde işitmedik. | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | Son şeriatta bunu duymadık. | Geleneksel |
Yaşar Nuri Öztürk | Öteki millette işitmedik böyle bir şey. | Modern |
Tablo incelendiğinde, birçok mealde ortak olarak 'duymadık' ve 'bunu' ifadeleri dikkat çekmektedir. Bu ifadelerin tercih edilmesi, konunun anlaşılırlığını artırmak ve dinin getirdiği yenilikleri vurgulamak amacıyla yapılmış olabilir. Ayrıca, çeşitli meallerde farklılık gösteren kelime seçimleri de bulunmaktadır. Örneğin, bazı meallerde 'millet' veya 'şeriat' gibi kelimelerin kullanılması, anlamda belirgin farklılıklar yaratmakta, bu da okuyucunun metni algılama biçimini etkileyebilmektedir. 'Son din' ifadeleri, geleneksel yorumları hedef alırken, modern yaklaşımlar daha geniş bir perspektif sunma amacı gütmektedir. Genel olarak, bu tür dilsel farklılıklar, dinin yorumlanmasına ilişkin çeşitli anlayışları ve kavramları yansıtmaktadır.