Saffat Suresi 104. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ve biz, ona ey İbrahim diye nida etmiştik. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | 103,104. Nihayet her ikisi de (Allah’ın emrine) boyun eğip, İbrahim de onu (boğazlamak için) yüz üstü yere yatırınca ona, şöyle seslendik: “Ey İbrahim!” |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Biz de ona şöyle seslendik: "Ey İbrahim! " |
Mehmet Okuyan Meali | 104,105. Biz ona “Ey İbrahim! Elbette rüyayı gerçekleştirdin. Şüphesiz ki biz, güzel davrananları böyle ödüllendiririz.” diye seslenmiştik. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve O'na: «Ya İbrahim!» diye nidâ ettik ki, |
Süleyman Ateş Meali | Biz ona: "İbrahim!" diye ünledik. |
Süleymaniye Vakfı Meali | O zaman ona; “Ey İbrahim!” diye seslendik. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Biz şöyle seslendik: "Ey İbrahim!" |
Saffat Suresi 104. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Saffat |
Sure Numarası | 37 |
Ayet Numarası | 104 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 23 |
Kur'an Sayfası | 525 |
Toplam Harf Sayısı | 28 |
Toplam Kelime Sayısı | 7 |
Saffat Suresi, Mekke'de inmiş olup, genel olarak Allah'ın birliğini, peygamberlerin gönderilişini ve ahiret gününü konu alır. Bu surede, İbrahim Peygamber'in rüyasında oğlu İsmail'i kurban etme emri ile karşılaştığı anlar ele alınmaktadır. Ayet 104, İbrahim'e Allah tarafından seslenildiğini ifade eder. İlgili bağlamda, İbrahim'in teslimiyeti ve Allah'a olan güveni vurgulanmaktadır. Ayet, İbrahim'in Allah'ın emrine nasıl koşulsuz biat ettiğini gösterir ve bu bağlamda onun sadakatinin ödüllendirileceği müjdelenir. Saffat Suresi, aynı zamanda, ilahi hikmetin ve kudretin bir göstergesi olarak, peygamberlerin başından geçen olaylar üzerinden insanlara ders vermeyi amaçlar. Dolayısıyla, bu ayet sure içinde İbrahim'in karakterinin ve Allah'a olan teslimiyetinin bir yansıması olarak öne çıkar.
Saffat Suresi 104. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
نِدَاءَ | seslenme |
إبْراهِيمَ | İbrahim |
قَالَ | dedi |
Ayet, Arapça'da seslenme (nidâ) fiili ile başlamaktadır. Bu kullanım, bir hitap ve çağrıyı ifade eder. Ayrıca, 'İbrahim' kelimesinin özel isim olarak yer alması, bu ayetin İbrahim Peygamber ile doğrudan bir ilişki içerisinde olduğunu gösterir. Dil bilgisel açıdan, ayette nidal ve konuşma eyleminin kullanılması, iki karşılıklı etkileşimi ortaya koyar.
Saffat Suresi 104. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
إبْراهِيمَ | İbrahim | 69 |
نِدَاءَ | seslenme | 2 |
قَالَ | dedi | 332 |
İbrahim kelimesi, Kur'an'da toplamda 69 defa geçmektedir. Bu kelimenin sık kullanımı, İbrahim Peygamber'in önemine ve onun hayatına dair anlatılan olayların çok sayıdaki örneklerine işaret eder. 'Nidâ' kelimesi ise iki kez geçmekte olup, seslenme eyleminin önemli bir kavram olduğunu vurgulamaktadır. 'Qal' (dedi) kelimesinin 332 defa kullanılması, Kur'an'daki diyalogların ve iletişimin ne denli merkezi bir yere sahip olduğunu göstermektedir.
قَالَ
332
إبْراهِيمَ
69
نِدَاءَ
2
Saffat Suresi 104. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | ey İbrahim diye nida etmiştik. | Edebi |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Ey İbrahim! | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | şöyle seslendik: "Ey İbrahim! " | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | ey İbrahim! Elbette rüyayı gerçekleştirdin. | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | Ya İbrahim! | Geleneksel |
Süleyman Ateş | İbrahim! | Modern |
Süleymaniye Vakfı | “Ey İbrahim!” diye seslendik. | Geleneksel |
Yaşar Nuri Öztürk | şöyle seslendik: "Ey İbrahim!" | Açıklayıcı |
Görüldüğü üzere, mealler arasında 'Ey İbrahim!' ifadesi çoğu mealde ortak bir şekilde tercih edilmiştir. Bu durum, ayetin muhtevasının açık ve net bir şekilde ifade edilmesi amacıyla tercih edilmiş olabilir. 'Nida' ve 'seslenme' gibi ifadeler de bazı meallerde yer almakta, bu da ayetin dikkat çekici bir hitap özelliğini yansıtmaktadır. Dikkat çeken farklılıklar, özellikle bazı meallerde 'rüyayı gerçekleştirdin' gibi eklemelerin yer almasıdır. Bu ifadeler, farklı bakış açılarıyla ayete, daha fazla anlam katmayı amaçlamaktadır. Ancak bu tür eklemeler, bazen anlamda derinlik katarken, diğer zamanlarda ifadelerin özünü değiştirebilir. Dolayısıyla, kelimelerin seçimi ve yapılandırılması, farklı dilsel tonların ortaya çıkmasına neden olmuştur.