Saffat Suresi 158. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ve onunla cinler arasında bir.akRabalık uydurmadalar ve andolsun ki cinler de onun tapısına götürüleceklerini, orada hazır bulunacaklarını bilmişlerdir. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Allah ile cinler arasında da nesep bağı kurdular. Oysa cinler de kendilerinin Allah’ın huzuruna getirileceklerini bilirler. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Onlar, Allah ile cinler arasında bir neseb (hısımlık bağı) uydurdular. Oysa andolsun cinler bilirler ki, o yalancılar mutlaka cehenneme götürüleceklerdir. |
Mehmet Okuyan Meali | O’nunla (Allah ile) cinler arasında da bir soy bağı uydurdular. Yemin olsun ki cinler de (Allah’ın huzurunda) hazır kılınacaklarını bilirler. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve bir de O'nunla cinler arasında bir neseb (iddiasında) bulundular. Andolsun ki, cinler bilmişlerdir ki, elbette onlar (cehenneme) ihzar edilmiş kimselerdir. |
Süleyman Ateş Meali | Allah ile cinler arasında bir nesep, (bir soy bağlantısı) uydurdular. Oysa cinler de kendilerinin (yüce divana) getirileceklerini bilmişlerdir. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Ama onlar, Allah ile o cinler arasında bir soy bağı kurdular. Hâlbuki onlar, kendilerinin de yargı önüne çıkarılacaklarını iyi bilirler. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Allah'la cinler arasında bir nesep oluşturdular. Yemin olsun, cinler de bilmiştir kendilerinin Allah huzuruna mutlaka getirileceklerini/cinler de bilmiştir, bunların Allah'ın huzuruna mutlaka çıkarılacaklarını. |
Saffat Suresi 158. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Saffat |
Sure Numarası | 37 |
Ayet Numarası | 158 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 23 |
Kur'an Sayfası | 477 |
Toplam Harf Sayısı | 99 |
Toplam Kelime Sayısı | 22 |
Saffat Suresi, Mekke döneminde inmiş olup, genel olarak Allah'ın birliğini, peygamberlerin tebliğ ettiği mesajları ve ahiretteki hesap gününü vurgulayan bir içeriğe sahiptir. Bu surede, cinler ve insanlarla ilgili çeşitli konular ele alınmakta, özellikle ilahi kudretin yüceliği ön plana çıkarılmaktadır. Ayet 158 ise, Allah ile cinler arasında bir bağ kurma çabalarına dikkat çekmektedir. Bu bağlamda, insanların ve cinlerin ilahi iradeye karşı bir tutum sergilemeleri, sadece bir yanılgı olarak değerlendirilmektedir. Cinlerin, Allah'ın huzuruna çıkarılacaklarının bilincinde olduğu vurgulanarak, bu durumun, ilahi adaletin bir tezahürü olduğu ifade edilmektedir. Ayet, insanların ve cinlerin, Allah’a yönelik yanlış inanç ve yaklaşımlarının sonuçları hakkında bir hatırlatma niteliğindedir. Başka bir deyişle, ayetteki ifadeler, ilahi gerçeklikler karşısında insan ve cinlerin durumu hakkında derin bir anlam taşımakta ve bu durumun sonuçları üzerinde düşünmeye teşvik etmektedir.
Saffat Suresi 158. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
نَسَبًا | Soy bağı |
قَدْ عَلِمُوا | Bilmişlerdir |
إِحْضَارً | Hazır kılma |
Ayet, kelimelerin telaffuzunda bazı tecvid kurallarını içermektedir. Örneğin, 'قد' kelimesinden sonra gelen 'علموا' kelimesinde idgam (bitişkenlik) durumu gözlemlenebilir. Ayrıca, 'نسَبًا' kelimesinde med (uzatma) kuralı uygulanmaktadır.
Saffat Suresi 158. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
نَسَبًا | Soy bağı | 4 |
قَدْ عَلِمُوا | Bilmişlerdir | 5 |
إِحْضَارً | Hazır kılma | 2 |
Bu kelimeler Kur'an'da sıklıkla kullanılmaktadır çünkü insanlar ve cinler arasındaki ilişkiler ve ilahi adaletin tecellisi gibi konular, Kur'an'ın temel temalarındandır. 'نَسَبًا' kelimesi, soy ve nesep konularını ele alırken, 'قَدْ عَلِمُوا' ifadesi ise bilgi ve bilinç durumunu ifade eder. 'إِحْضَارً' kelimesi ise ahiretteki hesap ve yargı kavramlarını gündeme getirir. Bu kelimelerin kullanımı, Kur'an'ın genel temasına hizmet eden önemli kavramları içerir.
قَدْ عَلِمُوا
5
نَسَبًا
4
إِحْضَارً
2
Saffat Suresi 158. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | hısımlık uydurmadalar | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | nesep bağı kurdular | Modern |
Elmalılı Hamdi Yazır | neseb (hısımlık bağı) uydurdular | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | soy bağı uydurdular | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | neseb (iddiasında) bulundular | Geleneksel |
Süleyman Ateş | bir nesep, (bir soy bağlantısı) uydurdular | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | bir soy bağı kurdular | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | bir nesep oluşturdular | Açıklayıcı |
Tabloya baktığımızda, farklı meallerin genelinde 'nesep' ve 'soy bağı' gibi ifadelerin öne çıktığı görülmektedir. Bu ifadeler, cinler ile Allah arasında bir bağ kurma çabasını ifade etmek için sıkça kullanılmıştır. Genelde, 'nesep bağı kurdular' ifadesi birçok mealde ortak bir tercih olarak öne çıkmakta; bu da bu durumun önemli bir kavram olduğunu göstermektedir. Bunun yanı sıra, 'uydurmak' fiili de meallerde farklı şekillerde ifade edilmiştir. Bazı meallerde açıklayıcı bir dil kullanılırken, bazıları ise daha geleneksel bir üslup benimsemiştir. Genel olarak, bu ifadelerin çoğu anlamda benzerlik gösterirken, bazı farklılıklar bireysel yorumların ve dilsel tercihlerinin bir yansımasıdır.