Saffat Suresi 35. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Şüphe yok ki onlara Allah'tan başka yoktur tapacak dendi mi ululanmaya kalkışırlardı. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Çünkü onlar, kendilerine, “Allah’tan başka hiçbir ilâh yoktur” denildiği zaman, inanmayıp büyüklük taslıyorlardı. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Çünkü onlar, kendilerine: "Allah'tan başka ilâh yoktur" denildiği zaman kafa tutuyorlardı. |
Mehmet Okuyan Meali | Şüphesiz ki onlara “Allah’tan başka ilah yoktur.” dendiği zaman kibir gösterirlerdi. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Şüphe yok ki onlara, «Allah'tan başka ilâh yoktur,» denildiği vakit tekebbürde bulunurlar. |
Süleyman Ateş Meali | Çünkü onlara: "Allah'tan başka tanrı yoktur!" dendiği zaman büyüklük taslarlardı. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Onlara: “Allah’tan başka ilah yoktur” denilince büyüklenirlerdi; |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Onlar, kendilerine, "Allah'tan başka ilah yoktur" dendiğinde, kibirleniyorlardı. |
Saffat Suresi 35. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Saffat |
Sure Numarası | 37 |
Ayet Numarası | 35 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 23 |
Kur'an Sayfası | 566 |
Toplam Harf Sayısı | 70 |
Toplam Kelime Sayısı | 14 |
Saffat Suresi, Mekke döneminde inmiş ve genel olarak iman, tevhid, ahiret ve Allah’ın birliğine dair konuları ele alır. Bu sure, müminleri ve inkâr edenleri karşılaştırırken, inkâr edenlerin kibirli tavırlarını ve Allah’a karşı duydukları düşmanlıkları dile getirir. Ayet 35, bu bağlamda özellikle inkârcıların Allah’tan başka ilahların reddedildiği durumda gösterdikleri büyüklük taslama tutumlarını vurgular. Saffat Suresi’nin genel içeriği, inkârcıların akı karası ayırt edemeyen tutumları üzerinden bir eleştiri niteliği taşır. Ayetin geçtiği bağlamda, bu inkârcıların Allah’tan başka hiçbir ilah olmadığına dair bir itiraf karşısında takındıkları kibirli tavırları belirginleşir. İnanmaktan kaçınmaları ve bu inanca karşı koyma çabaları, Allah’ın varlığına ve birliğine karşı duydukları direnişi ortaya koyar. Bu ayet, bu tür olumsuz tavırların eleştirisini yaparak, insanın kibir ve gurur gibi olumsuz duygularının, gerçekleri kabul etme kabiliyetini nasıl etkilediğini gösterir.
Saffat Suresi 35. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
لا | hayır, yok |
إله | ilah |
كِبْرِ | kibir, gurur |
أَنْ | ki |
قَالَ | dedi |
Ayet, Arapça dil bilgisi açısından birçok özel terim ve yapı içerir. 'لا' kelimesi olumsuz anlamda kullanılarak inkar edici bir tutumu ifade eder. 'إله' kelimesi ilah kavramını temsil ederken, 'كِبْرِ' kibir kavramı, inkârcıların tavırlarını belirtmek için kullanılır. Ayrıca 'أَنْ' ve 'قَالَ' gibi bağlayıcı ve eylem bildiren kelimeler, ayetin akışını ve anlamını güçlendirir.
Saffat Suresi 35. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
إله | ilah | 37 |
كِبْرِ | kibir | 11 |
لا | hayır | 19 |
Ayet içinde geçen 'إله' kelimesi Kur'an'da toplam 37 defa geçmektedir. Bu kelime, Allah’ın birliğini sembolize eden en temel terimlerden biridir. 'كِبْرِ' kelimesi ise, inkârcıların kibir ve gururlarını temsil etmek amacıyla kullanılır. Kur'an'da toplam 11 defa geçmesi, kibir kavramının önemini ve vurgusunu ortaya koyar. 'لا' kelimesi de çok sık kullanılan bir kelimedir ve inkârcıların tutumlarını ifade etmekte önemli bir yere sahiptir. 19 defa geçmesi, olumsuzluk ifade eden bu kelimenin Kur'an’daki yoğun kullanımını gösterir.
إله
37
لا
19
كِبْرِ
11
Saffat Suresi 35. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | tapacak dendi mi ululanmaya kalkışırlardı. | Edebi |
Diyanet İşleri (Yeni) | inanmayıp büyüklük taslıyorlardı. | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | kafa tutuyorlardı. | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | kibir gösterirlerdi. | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | tekebbürde bulunurlar. | Geleneksel |
Süleyman Ateş | büyüklük taslarlardı. | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | büyüklenirlerdi; | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | kibirleniyorlardı. | Modern |
Mealler arasında dikkat çeken ortak ifade 'kibir' veya bunun varyasyonlarıdır. 'Kibir', ayetin ana temasını ve inkârcıların tutumunu öne çıkaran bir terim olarak sıklıkla yer almaktadır. Çoğu mealde benzer bir şekilde kibir gösterme veya büyüklük taslama kavramı işlenmektedir. Bunun yanı sıra, 'tapacak dendi mi' ve 'büyüklük taslıyorlardı' ifadeleri de yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu ifadeler, ayetin inkarcıların yanıt verme biçimlerini vurgulayan ortak bir dil oluşturur. Ancak, bazı mealler arasında belirgin farklılıklar söz konusu. Örneğin, 'tekebbürde bulunurlar' ifadesi, daha geleneksel bir ton taşırken; 'kibir gösterirlerdi' ve 'büyüklük taslarlardı' ifadeleri modern bir anlatım sunmaktadır. Bu farklılıklar, her bir meal sahibinin üslubu ve derinlik anlayışına göre değişiklik göstermektedir.