Saffat Suresi 40. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ancak ihlasa eren Allah kulları müstesna. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Ancak Allah’ın halis kulları başka. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Sadece Allah'ın ihlaslı kulları müstesnadır. |
Mehmet Okuyan Meali | Allah’ın samimi kulları hariç. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Allah'ın ihlâsa erdirilmiş olan kulları müstesna. |
Süleyman Ateş Meali | Ancak Allah'ın halis kulları bu cezanın dışındadır. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Allah’a yürekten bağlı kulların hali başka olur. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Allah'ın içtenliğe erdirilmiş temiz kulları başkadır. |
Saffat Suresi 40. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Saffat |
Sure Numarası | 37 |
Ayet Numarası | 40 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 23 |
Kur'an Sayfası | 553 |
Toplam Harf Sayısı | 54 |
Toplam Kelime Sayısı | 11 |
Saffat Suresi, Mekke döneminde inmiş olan bir suredir ve genel olarak Allah'ın birliğine, peygamberlere, kıyamet gününe ve ahirete dair konuları işler. Bu sure, Allah’a karşı olan davranışların ve inançların önemine vurgu yaparak insanların doğru yolda olmalarını teşvik eder. 40. ayet, bu bağlamda dikkat çekici bir yere sahiptir. Ayet, ceza uygulanacak olanların dışında, yalnızca Allah'a samimi bir şekilde ibadet edenlerin, yani 'ihlasa eren' kullarının olduğunu belirtmektedir. Bu durum, genel olarak insanların niyetlerinin ve içtenliğinin, Allah katındaki değerinin ne kadar önemli olduğunu ortaya koymaktadır. Ayet, kulların kalplerindeki samimiyetin ve içtenliğin, ilahi adalet karşısındaki yerini vurgulamakta ve bu noktada bir ayrım yapmaktadır. Ayrıca, bu ayet, dini metinlerde sıkça rastlanan bir tema olan, Allah'a olan bağlılığın ve ihlasın önemini bir kez daha hatırlatmaktadır. Dini yorumlardan kaçınarak, bu ayet daha çok, insanların niyet ve samimiyetleri üzerinden bir değerlendirme yapmaktadır. Bu bağlamda, ayet; bireylerin manevi durumunu, içsel bağlılıklarını ve Allah ile olan ilişkilerini sorgulamakta ve bu soruların üzerine düşünmeye teşvik etmektedir.
Saffat Suresi 40. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
إِلَّا | Ancak |
عِبَادَ | Kulları |
مُخْلَصِينَ | İhlasa eren |
Ayetin tecvid kuralları arasında 'idgam' ve 'med' kuralları bulunmaktadır. Özellikle 'مُخْلَصِينَ' kelimesindeki 'م' harfi, 'مُخْلَصِينَ' kelimesinin 'م' harfi ile idgam yapılması sebebiyle okunduğunda 'مُخْلَصِينَ' biçiminde devam etmektedir.
Saffat Suresi 40. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
إِلَّا | Ancak | 55 |
عِبَادَ | Kulları | 30 |
مُخْلَصِينَ | İhlasa eren | 8 |
Yukarıda belirtilen kelimeler, Kur'an'da farklı bağlamlarda çeşitli anlamlar taşımaktadır. 'إِلَّا' kelimesi, genellikle bir istisna belirtirken, kulların durumunu açıklamak için sıkça kullanılmaktadır. 'عِبَادَ' kelimesi, ibadet eden ya da Allah'a kulluk eden bireyleri tanımlamak için önemli bir terimdir. 'مُخْلَصِينَ' ise, içten ve samimi bir bağlılık ifade eder ve bu kelime, özellikle Allah'a olan bağlılığı temsil eden durumlarda yaygın bir şekilde geçmektedir. Bu kelimelerin Kur'an'da sıkça kullanılması, kulluk, samimiyet ve bağlılık gibi temel kavramların önemini vurgulamaktadır.
إِلَّا
55
عِبَادَ
30
مُخْلَصِينَ
8
Saffat Suresi 40. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Ancak ihlasa eren Allah kulları müstesna. | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | Ancak Allah’ın halis kulları başka. | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | Sadece Allah'ın ihlaslı kulları müstesnadır. | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Allah’ın samimi kulları hariç. | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | Allah'ın ihlâsa erdirilmiş olan kulları müstesna. | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Ancak Allah'ın halis kulları bu cezanın dışındadır. | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | Allah’a yürekten bağlı kulların hali başka olur. | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | Allah'ın içtenliğe erdirilmiş temiz kulları başkadır. | Modern |
Ayetin Türkçe meallerinde dikkat çeken ortak ifadeler, 'Allah', 'kulları' ve 'müstesna' kelimeleridir. Çoğu mealde bu ifadelerin kullanılması, ayetin ana temasını ve konusunu net bir şekilde ortaya koymak amacıyla tercih edilmiştir. Bu ifadeler, ayetin özünü ve mesajını aktarmada önemli bir rol oynamaktadır. Bununla birlikte, mealler arasında belirgin şekilde farklılaşan ifadeler de bulunmaktadır. Örneğin, 'ihlasa eren', 'halis', 'samimi' gibi kelimeler, anlam olarak benzer bir şekilde kullanılsa da, bazı meallerin tercih ettiği terimler, anlamda daha derin ya da farklı bir vurgu yapabilir. 'İhlasa eren' ifadesi, samimiyeti ve içtenliği vurgularken, 'halis' kelimesi, saflığı ve temizliği ifade etmektedir. Bu durumda, anlam açısından ciddi farklılıklar olmasa da, kullanılan kelimelerin dilsel tonları ve bağlamları, okuyucuların ayeti algılayış biçiminde farklılık yaratabilir.