Sebe Suresi 30. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | De ki: Size vaadedilen gün, öylesine bir gündür ki zamanından bir an bile geriye kalmayacağı gibi ileriye de atılmaz. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | De ki: “Sizin için belirlenen bir gün vardır ki, ondan ne bir saat geri kalabilirsiniz, ne de ileri geçebilirsiniz.” |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | De ki: "Size vaad edilen öyle bir gündür ki, ondan ne bir an geri kalabilirsiniz, ne de ileri geçebilirsiniz." |
Mehmet Okuyan Meali | De ki: “Size öyle bir gün vadedilmiştir ki ondan ne bir saat (bir an) geri kalabilir, ne de ileri geçebilirsiniz.” |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | De ki: «Sizin için bir mev'ud gün vardır ki, ondan ne bir saat geri kalabilirsiniz ve ne de ileri geçebilirsiniz.» |
Süleyman Ateş Meali | De ki: "Sizin için belirtilmiş bir gün vardır. Ondan ne bir sa'at geri kalırsınız, ne de ileri geçebilirsiniz." |
Süleymaniye Vakfı Meali | De ki: "Size söz verilen bir gün var. Onun ne bir saat ertelenmesini ne de öne alınmasını isteyebilirsiniz." |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | De ki: "Size bir gün vaat edilmiştir; ondan ne bir saat geri kalabilirsiniz ne de ileri geçebilirsiniz." |
Sebe Suresi 30. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Sebe |
Sure Numarası | 34 |
Ayet Numarası | 30 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 22 |
Kur'an Sayfası | 502 |
Toplam Harf Sayısı | 152 |
Toplam Kelime Sayısı | 29 |
Sebe Suresi, Mekke'de inmiş ve genel olarak tevhit, ahiret, peygamberlik gibi konuları ele alan bir suredir. Bu surede, Allah'ın birliğine, peygamberlerin görevlerine ve insanların ahiret günündeki hesaplarına dair uyarılar bulunmaktadır. 30. ayet, özellikle kıyamet gününün kaçınılmazlığına dikkat çekmektedir. Bu, insanlara o günün belirli bir zaman diliminde geleceğini ve bu zamanın asla geri alınamayacağını veya ertelenemeyeceğini ifade eder. Böylelikle, ayet, müminlere ve inkârcılara hesap gününün ciddiyetini hatırlatmaktadır. Sure, inkar eden toplumun durumunu, Allah'ın kudretini ve onları uyarmak için gönderilen peygamberleri de ele almaktadır. Bu bağlamda, 30. ayet, ahiret gününün kesinliği ve değişmezliğine vurgu yaparak insanları uyanık olmaya çağırmaktadır.
Sebe Suresi 30. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
وَعَدَ | vaat etmek |
يَوْمٌ | gün |
سَاعَةٌ | saat |
تَأَخَّرَ | geri kalmak |
تَقَدَّمَ | ileri geçmek |
Ayetin telaffuzunda dikkat edilmesi gereken bazı tecvid kuralları bulunmaktadır. Özellikle, 'تَأَخَّرَ' kelimesindeki 'تَ' harfi, med harfi ile takip edildiğinde dikkatli bir şekilde okunmalıdır. Ayrıca, 'سَاعَةٌ' kelimesindeki 'سَ' harfi, uzatma gerektiren bir med harfiyle bağlantılıdır.
Sebe Suresi 30. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
وَعَدَ | vaat etmek | 25 |
يَوْمٌ | gün | 365 |
سَاعَةٌ | saat | 24 |
Kur'an'da geçen 'وَعَدَ' kelimesi, sıklıkla Allah'ın vaad ettiği şeyleri belirtmek için kullanılır. Bu kelimenin geçiş sayısı, Allah'ın insanların vaatlerine olan güvenini pekiştirmektedir. 'يَوْمٌ' kelimesi ise, ahiret gününün önemini vurgulamak için sıkça kullanılır, bu nedenle yüksek bir geçiş sayısına sahiptir. 'سَاعَةٌ' kelimesi ise zamanı belirtmek amacıyla kullanılır; bu bağlamda, zamanın geçişi ve kıyamet günü için dikkat çekmektedir.
يَوْمٌ
365
وَعَدَ
25
سَاعَةٌ
24
Sebe Suresi 30. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Size vaadedilen gün | Geleneksel |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Sizin için belirlenen bir gün | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | Size vaad edilen öyle bir gündür | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Öyle bir gün vadedilmiştir | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | Bir mev'ud gün vardır | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Belirtilmiş bir gün vardır | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | Bir gün var | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | Söz verilen bir gün | Açıklayıcı |
Mealler arasında dikkati çeken ifadeler, genel olarak 'gün', 'vaat' ve 'belirlenen' terimleridir. Bu ifadeler, kıyamet gününün kesinliğini ve değişmezliğini vurgulamak amacıyla sıkça kullanılmıştır. 'Gün' kelimesi, tüm meallerde mevcut olup bu durum, ayetin ana temasının evrenselliğini yansıtmaktadır. Ancak bazı meallerde 'vaat' yerine 'belirlenen' gibi modern bir ifade tercih edilmiştir. Bu da, dildeki güncel değişiklikleri ve okuyucuya daha anlaşılır bir dil sunma amacını taşımaktadır. Farklı meallerdeki bazı kelimeler ise, eş anlamlı olmasına rağmen, anlamda ton farkları yaratmakta; bu da okuyucunun algısında farklılıklar oluşturabilmektedir. Genel itibarıyla, mealler arasında anlamda ciddiyet ve genişletilmiş açıklamalar üzerine farklı tercihler bulunmaktadır.