Sebe Suresi 6. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Kendilerine bilgi verilenlerse bilirler ki sana Rabbinden indirilen, gerçektir ve üstün ve hamde layık mabudun yolunu göstermededir. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Kendilerine ilim verilenler, Rabbinden sana indirilen Kur’an’ın gerçek olduğunu ve onun, mutlak güç sahibi ve övgüye lâyık Allah’ın yoluna ilettiğini görürler. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Kendilerine ilim verilmiş olanlar görüyorlar ki, Rabbinden sana indirilen Kur'ân, hakkın kendisidir. O, gücüne nihayet olmayan, her hamde lâyık bulunan Allah'ın yolunu gösteriyor. |
Mehmet Okuyan Meali | Kendilerine bilgi verilenler, Rabbinden sana indirilenin (Kur’an’ın) gerçek olduğunu ve onun güçlü, övgüye layık olan (Allah’ın) yoluna ulaştırdığını görürler (bilirler). |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve kendilerine ilim verilmiş olanlar görüyor ki, sana Rabbinden indirilmiş olan o (Kur'an) mahz-ı hakîkattır ve azîz, hamîd olanın yolunu göstermektedir. |
Süleyman Ateş Meali | Kendilerine bilgi verilenler, Rabbinden sana indirilenin, gerçek olduğunu, mutlak galib ve hamde layık olan(Allah)ın yoluna ilettiğini görürler. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Kendilerine ilim verilenler, Sahibinden sana indirilenin, gerçekleri içerdiği, güçlü ve yaptığını güzel yapanın yolunu gösterdiği kanaatine varacaklardır. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Kendilerine ilim verilenler, Rabbinden sana indirilenin, hakkın ta kendisi olduğunu, Hamîd ve Azîz olan Allah'ın yoluna kılavuzladığını görürler. |
Sebe Suresi 6. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Sebe |
Sure Numarası | 34 |
Ayet Numarası | 6 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 22 |
Kur'an Sayfası | 502 |
Toplam Harf Sayısı | 151 |
Toplam Kelime Sayısı | 29 |
Sebe Suresi, Mekke döneminde inen bir sure olarak, genellikle Allah’ın varlığına, birliğine, kudretine ve insanlara gönderdiği peygamberlere dair mesajlar içermektedir. Bu surede, kâfirlerin inkarlarının sonuçları ve müminlerin ödülleri üzerinde durulmaktadır. Ayet 6, kendilerine ilim verilenlerin, Kur’an’ın gerçekliğine dair içsel bir anlayış geliştirdiklerini ifade etmektedir. Bu bağlamda, ayet, bilgi ve ilim sahibi olan insanların, Kur’an’ın ilahi bir gerçeklik olduğunu kabul etme eğiliminde olduklarını ortaya koymaktadır. Bu durum, ilim ve bilgi ile inanç arasında bir ilişki kurar. Ayrıca, Kur’an’ın, uluhiyet ve yücelik açısından Allah’a yönlendirdiği vurgulanmaktadır. Ayetin bağlamı, genel manada insanları doğru yola iletmekte ve inananların bilgi edinmeleri gerektiğine dair bir mesaj vermektedir. Bu nedenle, bilgiye dayalı bir inanç geliştirme ve Kur’an’ın rehberliğine itaat etme önemli bir yer tutar. Mekke dönemi, inananlar açısından zorlukların ve karşıt görüşlerin yoğun olduğu bir dönemdir. Bu bağlamda, ayet, inananları destekleyen bir mesaj taşımaktadır.
Sebe Suresi 6. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
علم | bilgi |
رب | Rabb |
حق | gerçek |
سبيل | yol |
حميد | övgüye layık |
Ayet, tecvid açısından bazı kurallara sahiptir. Özellikle med ve idgam kuralları, kelimelerin doğru bir şekilde telaffuz edilmesi açısından dikkat edilmesi gereken unsurlardır.
Sebe Suresi 6. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
علم | bilgi | 10 |
رب | Rabb | 19 |
حق | gerçek | 20 |
سبيل | yol | 9 |
حميد | övgüye layık | 5 |
Kur'an'da geçen bu kelimelerin sıklığı, Allah’ın varlığı, birliği ve O’na yönelme temalarını ortaya koymaktadır. Özellikle 'Rabb' ve 'hak' gibi kelimeler, inananların doğru yolda ilerlemeleri ve Allah’a olan bağlılıklarını ifade eden önemli unsurlar olarak öne çıkmaktadır. Bu kelimelerin çokça kullanılması, dinin temel mesajlarını vurgulamak ve inananlar için ilham verici bir dil oluşturmak amacı taşımaktadır.
حق
20
رب
19
علم
10
سبيل
9
حميد
5
Sebe Suresi 6. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | gerçektir ve üstün ve hamde layık mabudun yolunu göstermededir | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri (Yeni) | Kur’an’ın gerçek olduğunu ve onun, mutlak güç sahibi ve övgüye lâyık Allah’ın yoluna ilettiğini görürler | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | hakkın kendisidir. O, gücüne nihayet olmayan | Açıklayıcı |
Mehmet Okuyan | Rabbinden sana indirilenin (Kur’an’ın) gerçek olduğunu | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | mahz-ı hakîkattır ve azîz, hamîd olanın yolunu göstermektedir | Geleneksel |
Süleyman Ateş | gerçek olduğunu, mutlak galib ve hamde layık olan(Allah)ın yoluna | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | gerçekleri içerdiği, güçlü ve yaptığını güzel yapanın yolunu | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | hakkın ta kendisi olduğunu, Hamîd ve Azîz olan Allah'ın yoluna | Geleneksel |
Meal incelemelerinde dikkat çekici ortak ifadeler, Kur’an’ın gerçekliği, Allah’ın yüceliği ve ilim sahiplerinin bu gerçekleri görmeleridir. Bu ifadelerin çoğu, ayetin ana temasını vurgulamakta ve inananların bilgi edinmeleri gerektiğine dair ders vermektedir. Bazı meallerde daha açıklayıcı bir dil kullanılmışken, diğerlerinde daha geleneksel ve edebi bir ton tercih edilmiştir. Örneğin, 'gerçek' ve 'yol' gibi kelimeler birçok mealde ortak olarak kullanılmıştır. Ancak, 'mabud' ve 'hamde layık' gibi ifadelerde farklılıklar gözlemlenmektedir. Bu durum, dilsel zenginlik ve Kur’an’ın özü üzerindeki vurguların farklı yorumlanmasından kaynaklanmaktadır.