Sebe Suresi 9. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Önlerinde ve artlarında, onları kuşatan göğe ve yere bakmıyorlar mı hiç? Dilersek yere geçiririz onları, göğün bir parçasını başlarına yıkarız; şüphe yok ki bunda, mabuduna dönüp teslim olan her bir kula elbette bir delil var. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Onlar, önlerindeki ve arkalarındaki (kendilerini dört bir yandan kuşatan) göğe ve yere bakmadılar mı? Eğer dilersek onları yere geçirir veya gökten üzerlerine parçalar düşürürüz. Bunda, Rabbine yönelen her kul için bir ibret vardır. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Ya gökten ve yerden önlerindekine ve arkalarındakine bir bakmazlar mı? Dilesek kendilerini yere geçiriveririz. Yahut gökten üzerlerine parçalar düşürüveririz. Şüphesiz bunda Allah'a yönelen (hakka gönül veren) her kul için bir ibret vardır. |
Mehmet Okuyan Meali | Onlar gökten ve yerden, önlerinde ve arkalarında (olup bitenlere) hiç bakmıyorlar mı? Dilesek onları yere batırır veya üzerlerine gökten parçalar düşürürüz. Şüphesiz ki bunda (Rabbine) yönelen her kul için bir ders vardır. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Bakmazlar mı, gökten ve yerden önlerinde neler ve arkalarında neler olduğuna! Eğer dilesek onları yere geçiririz, yahut üzerlerine gökten parçalar düşürürüz. Şüphe yok ki, bunda (Hakk'a) dönen her kul için elbette açık bir alâmet vardır. |
Süleyman Ateş Meali | Onlar gökten ve yerden önlerinde ve arkalarında bulunanı, (kendilerini her yandan kuşatan göğü ve yeri) görmüyorlar mı? Dilesek onları yere batırırız, ya da üzerlerine gökten parçalar düşürürüz. Şüphesiz bunda (Rabbine) yönelen her kul için bir ibret vardır. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Bunlar, önlerinde ve arkalarındaki göğe ve yere bakmadılar mı? Emretsek onları yere batırır veya gökten başlarına parçalar düşürürdük. Bunda, Allah'a yönelen her kul için dersler vardır. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Onlar, önlerinde ve arkalarında, gökten ve yerden neler var, görmediler mi? Dilesek onları yere batırırız, ya da üzerlerine gökten parçalar düşürürüz. Hiç kuşkusuz, bütün bunlarda Allah'a yönelen her kul için mutlak bir ibret vardır. |
Sebe Suresi 9. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Sebe |
Sure Numarası | 34 |
Ayet Numarası | 9 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 22 |
Kur'an Sayfası | 448 |
Toplam Harf Sayısı | 96 |
Toplam Kelime Sayısı | 20 |
Sebe Suresi, Mekke döneminde inmiş olan ve genel olarak insanlara Allah'ın kudretini, yaratılışını ve varlık alemini hatırlatan bir sure olarak bilinir. Bu surede, Allah'ın varlığına ve birliğine dair deliller sunulmakta, insanların Allah'a yönelmeleri gerektiği vurgulanmaktadır. 9. ayet, inkar edenlerin gözlerini açmayı, gökyüzüne ve yere bakmalarını, varlığın ve yaratılışın derinliğini düşünmelerini istemektedir. Ayette, eğer Allah dilerse, insanların başlarına gökten parçalar düşürebileceği ya da yere batırabileceği belirtilerek, bu durumun Allah'a yönelenler için bir ibret olduğu ifade edilmektedir. Bu bağlamda, insanların çevrelerindeki doğal olaylara ve evrendeki düzenin Kudret sahibi bir yaratıcı tarafından kurulduğuna dikkat çekilmektedir. Ayet, insanları kendilerini sorgulamaya ve yaratıcının varlığını düşünmeye teşvik etmektedir. Ayrıca, bu ayetle birlikte Allah'ın her an her şeyi kontrol edebileceği, insanların dayanıklılıklarının bir sınırı olduğunu hatırlatan bir uyarı niteliğindedir. İnsanoğlunun kibir ve gururla, kendisini yücelten tutumlar sergilemeden önce, varlığının ne kadar kırılgan olduğunu fark etmesi gerektiği mesajını taşımaktadır. Ayet, insanların her an Allah'a dönmeleri ve O'na teslim olmaları gerektiğini hatırlatır niteliktedir.
Sebe Suresi 9. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
فِي | içinde |
مَا | ne |
أَسْتَطِيعُ | güç yetirmek |
خَلَقَ | yaratmak |
رَبّ | Rab |
كُلّ | her |
Ayetin bazı bölümlerinde idgam, med, ve sakt kuralları gibi tecvid kuralları bulunmaktadır. Örneğin, bazı kelimelerde iki harfin birleştirilmesi ve uzatmalar yer almakta.
Sebe Suresi 9. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
يَجْعَل | yaptırmak | 12 |
مَا | ne | 99 |
أَنْتُمْ | siz | 18 |
Bu kelimeler, Kur'an-ı Kerim'de sıkça kullanılan terimlerdir. Özellikle 'ما' kelimesi, Arapça'da soru sormak ve belirsizliği ifade etmek için yaygın olarak kullanılır. 'يَجْعَل' kelimesi, Allah'ın yaratma gücünü ve kudretini vurgulamak için sıkça yer bulurken, 'أَنْتُمْ' kelimesi ise hitap edilen kitleyi belirtmekte önemli bir rol oynar.
مَا
99
أَنْتُمْ
18
يَجْعَل
12
Sebe Suresi 9. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | göğe ve yere bakmıyorlar mı hiç? | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | göğe ve yere bakmadılar mı? | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | göğe ve yere bakmazlar mı? | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | gökyüzüne ve yere hiç bakmıyorlar mı? | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | gökten ve yerden önlerinde neler var? | Açıklayıcı |
Süleyman Ateş | göğe ve yere bakıyorlar mı? | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | göğe ve yere bakmadılar mı? | Geleneksel |
Yaşar Nuri Öztürk | gökten ve yerden neler var, görmediler mi? | Açıklayıcı |
Tabloda görüldüğü üzere, birçok mealde ortak olarak 'göğe ve yere bakmıyorlar mı?' ifadesi öne çıkmaktadır. Bu ifade, insanların gökyüzü ve yeryüzü üzerinde düşünmesi gerektiğine dair bir çağrıdır. Farklı mealler arasında 'gökyüzü' ve 'gök' gibi alternatif ifadeler kullanılması, anlamda zenginlik yaratmakta, ancak genel anlamda benzer bir mesaj taşımaktadır. Dil açısından ortak kullanılan ifadelerin tercih edilmesi, okuyucuya doğrudan, açık ve anlaşılır bir mesaj vermek amacı taşır. Bazı meallerde ise daha açıklayıcı ifadeler kullanılarak farklı bir üslup benimsenmiştir. Örneğin, 'neler var, görmediler mi?' gibi ifadeler, okuyucuya daha geniş bir bakış açısı sunmaktadır. Genel olarak, bu durumun dilsel farklılıklar anlamında bir çeşitlilik yarattığı söylenebilir.