الشُّعَرَاءِ

Şuara Suresi 136. Ayet

قَالُوا

سَوَٓاءٌ

عَلَيْنَٓا

اَوَعَظْتَ

اَمْ

لَمْ

تَكُنْ

مِنَ

الْوَاعِظ۪ينَۙ

١٣٦

Kâlû sevâun ‘aleynâ eve’azte em lem tekun mine-lvâ’izîn(e)

Dediler ki: "Sen ister öğüt ver, ister öğüt verenlerden olma, bize göre birdir."

Surenin tamamını oku

Şuara Suresi 136. Ayet Meâlleri

Meâller
Meâl Sahibiİfade
Abdulbaki Gölpınarlı MealiBizce bir dediler, istersen öğüt ver bize, istersen öğüt verenlerden olma.
Diyanet İşleri Meali (Yeni)Dediler ki: “Sen ister öğüt ver, ister öğüt verenlerden olma, bize göre birdir.”
Elmalılı Hamdi Yazır Meali"Dediler ki: "Sen ha vaaz etmişsin, ha vaaz edenlerden olmamışsın, bizce birdir."
Mehmet Okuyan Meali(Kavmi ise) şöyle demişti: “Öğüt versen de öğüt verenlerden olmasan da bizim için birdir.
Ömer Nasuhi Bilmen MealiDediler ki: «Öğüt versen de veya öğüt verenlerden olmasan da bize karşı müsavîdir.»
Süleyman Ateş MealiDediler ki: "Öğüt versen de, öğüt verenlerden olmasan da bizce birdir."
Süleymaniye Vakfı MealiDediler ki, “öğüt versen de, vermesen de bizim için bir şey değişmez.
Yaşar Nuri Öztürk MealiDediler: "Sen ha öğüt vermişsin ha öğüt verenlerden olmamışsın. Bizim için fark etmez."

Şuara Suresi 136. Ayet Hakkında Genel Bilgiler

Genel Bilgiler
SureŞuara
Sure Numarası26
Ayet Numarası136
Sure TürüMekki
Bulunduğu Cüz19
Kur'an Sayfası489
Toplam Harf Sayısı81
Toplam Kelime Sayısı17

Şuara Suresi, Mekke döneminde inmiş olan bir suredir ve genel olarak peygamberlerin hikayelerini, özellikle de Musa ve Firavun arasındaki çatışmayı konu alır. Bu sure, halkın peygamberlere karşı tutumunu ve onların sözlerini kabul etmeyen kitlelerin tavırlarını da ele alır. Ayet 136, kavminin bir kaygıyla, Musa'ya yönelik bir tehdit veya küçümseme ifadesi olarak yorumlanabilir. Ayette geçen 'öğüt vermek' ifadesi, toplumun bir bireyinin uyarılarına karşı nasıl bir tepki verdiğini ve bu tepkinin genel bir çerçevede nasıl değerlendirildiğini gözler önüne serer. Ayet, bireysel öğütlerin ya da uyarıların toplumsal kabulde nasıl bir yer tutabileceğine dair bir değerlendirme sunar. İfade edilen durum, toplumun bir ferdi olarak Musa'nın öğütlerine karşı duyulan kayıtsızlığı göstermektedir. Özetle, bu ayet, bir peygamberin çağrısına nasıl bir tepki verildiğini, toplumun genel tavır ve yaklaşımını irdelemektedir.

Şuara Suresi 136. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:

Dil bilgisi açıklamaları
KelimeTemel Anlamı
فَذَكِّرْöğüt ver
مَسَاوَاةٌeşitlik
إِنْeğer
أَنْki
ذَكَّرْتَöğüt verdin

Ayet içinde kelimelerin telaffuzuna dikkat edilmesi gereken bazı tecvid kuralları bulunmaktadır. Özellikle, 'ذَكَّرْتَ' kelimesinde idgam, 'إِنْ' kelimesinde ise med söz konusudur. Bu durum, okuma sırasında doğru telaffuz edilmesini gerektirir.

Şuara Suresi 136. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:

İstatiksel bilgiler
KelimeTemel AnlamıKur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı
ذَكَّرَöğüt vermek12
مَسَاوَاةٌeşitlik5
أَنَّki16

Ayet içindeki kelimeler, Kur'an'da farklı bağlamlarda sıkça kullanılan terimlerdir. 'ذَكَّرَ', öğüt verme kavramını temsil eder ve bu, toplumlar için önemli bir iletişim biçimidir. 'مَسَاوَاةٌ' ise eşitlik temasını içerir; bu da insan ilişkilerinde önemli bir yere sahiptir. Son olarak, 'أَنَّ' kelimesi, pek çok cümlede bağlayıcı bir unsur olarak görev yapar ve bu nedenle sıkça rastlanan bir kelimedir.

أَنَّ

16

ذَكَّرَ

12

مَسَاوَاةٌ

5

Kelimelerin Kur'an'da geçiş grafiği

Şuara Suresi 136. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:

Ayetin meallerindeki dilsel farklılıklar
Meal SahibiKullanılan İfadeDilsel Tonu
Abdulbaki Gölpınarlı Mealiöğüt ver bizeAçıklayıcı
Diyanet İşleri Meali (Yeni)bize göre birdirGeleneksel
Elmalılı Hamdi Yazır Mealibizce birdirAçıklayıcı
Mehmet Okuyan Mealibizim için birdirModern
Ömer Nasuhi Bilmen Mealibize karşı müsavîdirGeleneksel
Süleyman Ateş Mealibizce birdirAçıklayıcı
Süleymaniye Vakfı Mealibir şey değişmezModern
Yaşar Nuri Öztürk Mealifark etmezModern

Tabloya bakıldığında, farklı meallerde ortak olarak kullanılan ifadeler arasında 'bizce birdir' ve 'öğüt versen de' gibi ifadeler dikkat çekmektedir. Bu ifadelerin tercih edilmesi, metinlerin temel anlamını koruma çabası ile ilgilidir. Bazı meallerde daha modern bir dil kullanılarak, ifadelerin günümüz okuyucusuna daha anlaşılır olması hedeflenmiştir. Örneğin, 'fark etmez' ifadesi, geleneksel ifadelere göre daha yaygın bir dil kullanımını yansıtmaktadır. Bu durum, okuyucunun metni anlamasını kolaylaştırma amacı taşımaktadır. Diğer yandan, 'bize göre birdir' gibi ifadeler ise geleneksel bir ton kullanarak, metnin tarihi ve dini bağlamını koruma çabasını gösterir. Sonuç olarak, mealler arasında belirgin bir farklılık olsa da, çoğunluğun ortak ifadeleri seçmesinin nedeni metnin anlamsal bütünlüğünü koruma istemidir.