Şuara Suresi 173. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Üstlerine öylesine bir yağmur yağdırdık ki, ne de kötüdür korkutulanlara yağdırılan yağmur. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Onların üzerine bir yağmur (gibi taş) yağdırdık. (Başlarına gelecekler konusunda) uyarılanların yağmuru ne kadar da kötü idi! |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Ve üzerlerine öyle bir yağmur yağdırdık ki, (uyarılanların) o yağmuru ne kötü bir yağmurdu! |
Mehmet Okuyan Meali | Üzerlerine büyük bir bela yağmuru yağdırmıştık. Uyarılanların (ama yola gelmeyenlerin) bela yağmuru ne de kötü (olmuştu)! |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve onların üzerlerine bir yağmur yağdırdık. Artık ne fena oldu o korkutulmuşların yağmuru! |
Süleyman Ateş Meali | Ve üzerlerine bir yağmur yağdırdık, uyarıl(ıp da yola gelmey)enlerin yağmuru hakikaten çok kötü oldu! |
Süleymaniye Vakfı Meali | Üzerlerine bir yağmur (taş yağmuru) yağdırdık; uyarılmış kişilerin yağmuru ne kötüydü. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Üzerlerine bir de yağmur yağdırdık. Ne de kötüymüş uyarılanların yağmuru! |
Şuara Suresi 173. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Şuara |
Sure Numarası | 26 |
Ayet Numarası | 173 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 19 |
Kur'an Sayfası | 476 |
Toplam Harf Sayısı | 53 |
Toplam Kelime Sayısı | 10 |
Şuara Suresi, Mekke döneminde inmiş olan bir suredir ve peygamberlerin toplulukları tarafından nasıl reddedildiğini ve bunun sonuçlarının neler olduğunu anlatır. Genel olarak, Şuara Suresi, geçmişteki kavimlerin helakini ve uyarıcı olarak gönderilen peygamberlerin mesajlarının nasıl dikkate alınmadığını vurgular. Ayet 173, özellikle Nuh'un (a.s) kavminin başına gelen felakete işaret etmektedir. Bu ayette, uyarılmasına rağmen inkar edenlerin nasıl bir felaketle karşılaştığı, yağmur ifadesiyle sembolize edilmiştir. Aynı zamanda, bu yağmurun kötü bir sonuç olduğunu vurgulamakta, bu da uyarıların ciddiyetine dair bir mesaj taşımaktadır. Bu bağlamda, ayet, inkarcıların sonunu ve uyarıcıların mesajlarının önemini öne çıkaran bir anlatım sunmaktadır. Ayet, Nuh'un kavminin başına gelen felaketle ilgili bir hatırlatmadır ve toplumların, kendilerine gönderilen uyarıları dikkate almalarının önemine vurgu yapılmaktadır.
Şuara Suresi 173. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
مَطَرًا | yağmur |
سُوءًا | kötü |
مُنذَرِينَ | uyarılanlar |
Ayetin okunmasında dikkat edilmesi gereken bazı tecvid kuralları bulunmaktadır. Örneğin, 'مُنذَرِينَ' kelimesindeki 'ن' harfi, izhar durumundadır. Ayrıca, 'مَطَرًا' kelimesinde med kuralları uygulanabilir.
Şuara Suresi 173. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
مَطَرًا | yağmur | 9 |
سُوءًا | kötü | 5 |
مُنذَرِينَ | uyarılanlar | 7 |
Ayet içerisinde geçen önemli kelimeler, Kur'an'da çeşitli yerlerde tekrar eden kavramlardır. 'مَطَرًا' kelimesi, felaket ve sıkıntıları ifade etmek için sıkça kullanılırken, 'سُوءًا' kelimesi de durumun ciddiyetini ortaya koymaktadır. 'مُنذَرِينَ' ifadesi ise, uyarı ve hatırlatmaların önemini vurgulamak için kullanılır. Bu kelimelerin sık kullanımı, mesajın vurgusunu artırmaktadır.
مَطَرًا
9
مُنذَرِينَ
7
سُوءًا
5
Şuara Suresi 173. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | korkutulanlara yağdırılan yağmur | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | uyarılanların yağmuru ne kadar da kötü idi! | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | (uyarılanların) o yağmuru ne kötü bir yağmurdu! | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | uyarılanların bela yağmuru | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | korkutulmuşların yağmuru | Geleneksel |
Süleyman Ateş | uyarılanların yağmuru | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | uyarıılmış kişilerin yağmuru | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | uyarılanların yağmuru | Modern |
Mealler arasında belirgin ortak ifadeler 'uyarılanların yağmuru' ve 'kötü yağmur' gibi ifadelerde görülmektedir. Bu ifadeler, ayetin ana temasını oluşturan uyarı ve sonuç ilişkisini net bir şekilde vurgulamaktadır. Özellikle 'yağmur' kelimesi, hem fiziksel bir felaketi hem de manevi bir durumu simgelemekte. Farklı mealler arasında 'korkutulanlar' veya 'uyarılanlar' gibi değişken ifadeler yer almaktadır. Bu ifadeler, ayetin özünü koruyarak farklı çağdaş veya geleneksel yorumlamalar yapma fırsatı sağlamaktadır. Yani bazı meallerde kullanılan kelimelerin eş anlamlı olduğu görülse de, ifade tonları ve vurgular açısından farklılıklar bulunmaktadır.