Şuara Suresi 189. Ayet

فَكَذَّبُوهُ

فَاَخَذَهُمْ

عَذَابُ

يَوْمِ

الظُّلَّةِۜ

اِنَّهُ

كَانَ

عَذَابَ

يَوْمٍ

عَظ۪يمٍ

١٨٩

Fekeżżebûhu feeḣażehum ‘ażâbu yevmi-zzulle(ti)(c) innehu kâne ‘ażâbe yevmin ‘azîm(in)

Şuara Suresi 189. Ayet Meâlleri

Onlar Şu’ayb’ı yalanladılar. Derken gölge gününün azabı onları yakaladı. Şüphesiz o, büyük bir günün azabı idi.Diyanet İşleri (Yeni)
Derken onu yalanladılar da karanlık günün azabı helak etti onları; şüphe yok ki bu, o günün pek büyük bir azabıydı.Abdulbaki Gölpınarlı
Hülasa, onu yalancı saydılar da kendilerini o gölge gününün azabı yakalayıverdi. O cidden büyük bir günün azabı idi!Elmalılı Hamdi Yazır
Onu yalanlamışlar ve kendilerini o gölge gününün azabı yakalamıştı. Şüphesiz ki o, büyük bir günün azabıydı!Mehmet Okuyan
Velhasıl O'nu tekzîp ettiler. Derken onları ZuIle gününün azabı yakaladı. Şüphe yok ki o, pek büyük bir günün azabı olmuş idi.Ömer Nasuhi Bilmen
Onu yalanladılar, nihayet o gölge gününün azabı, kendilerini yakaladı. Gerçekten o, büyük bir günün azabı idi.Süleyman Ateş
Onu yalancı yerine koydukları için o gölgeli günün azabı onları çarptı. O, korkunç bir günün azabıydı.Süleymaniye Vakfı
Onu yalanladılar; bunun üzerine o gölgelik gününün azabı onları yakalayıverdi. O, gerçekten büyük bir günün azabıydı.Yaşar Nuri Öztürk
Neticede, onu işte böyle yalanladılar; bunun üzerine onları Gölge Günü'nün azabı yakalayıverdi; gerçekten de o pek korkunç bir günün azabıydı.Mustafa İslamoğlu
Hâsılı onlar Şuayb’ı yalanlamayı sürdürdüler. Derken, etrafı kapkara bulutların kapladığı o günde bir felâket onları yakalayıverdi. Gerçekten o, büyük bir günün azabı idi.Ömer Çelik
Hulâsa: Onu tekzîb etdiler de kendilerini o gölge gününün azâbı yakalayıverdi. Hakıykat bu, o günün büyük azâbı idi.Hasan Basri Çantay
Şuara Suresi 189. Ayet Arapça ve Türkçe meali

Şuara Suresi 189. Ayet Hakkında Genel Bilgiler

Genel Bilgiler
SureŞuara
Sure Numarası26
Ayet Numarası189
Sure TürüMekki
Bulunduğu Cüz19
Kur'an Sayfası469
Toplam Harf Sayısı106
Toplam Kelime Sayısı20

Şuara Suresi, Mekke döneminde inmiş bir suredir ve genel olarak peygamberlerin kıssalarını, toplumların inançsızlıkları neticesindeki helaklerini ve ahlaki öğretileri içermektedir. 189. ayet, kavminin Şu’ayb’ı yalanlaması ve bunun sonucunda onları yakalayan 'gölge günü' azabına dair bir uyarı niteliğindedir. Ayet, inkarcıların karşılaşacağı sonucun ciddiyetini ve bu sonucun bir 'gölge' olarak tasvir edilmesini içermektedir. Gölge ifadesi, ahiret azabının korkutucu ve kaygı verici bir biçimde geleceğini vurgular. Bu surede, peygamberlerin toplumları karşısında yaşadıkları zorluklar ve onlara verdikleri mesajların önemine sıkça vurgu yapılmaktadır. Bu bağlamda, ayet, inkarın sonuçları ve ilahi adaletin vuku bulacağı huzurlu bir mesaj taşır. Ayrıca, ayetin geçtiği bağlamda, inkarcıların sonları ve bunların sonuçları hakkında birçok uyarı ve ders verilmektedir.

Şuara Suresi 189. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:

Dil bilgisi açıklamaları
KelimeTemel Anlamı
كَذَّبُواYalanladılar
عَذَابِAzap
يَوْمٍGün
كَبِيرٍBüyük
ظُلَّةٍGölge

Ayetin bazı kısımlarında med ve idgam gibi tecvid kuralları gözlemlenmektedir. Örneğin, 'كَذَّبُوا' kelimesindeki 'كَذَّ' harfi, 'بوا' kısmıyla birleştiğinde idgam kuralı uygulamaktadır.

Şuara Suresi 189. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:

İstatiksel bilgiler
KelimeTemel AnlamıKur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı
كَذَّبُواYalanladılar67
عَذَابِAzap21
يَوْمٍGün144

Yukarıdaki kelimelerin Kur'an'da sıkça geçmesi, inkar, azap ve kıyamet gününün önemine sıkça vurgu yapıldığını gösterir. 'كَذَّبُوا' kelimesinin sık kullanımı, inkar edenlerin durumu ve toplumların peygamberlerine karşı tutumları hakkında bilgi verirken, 'عَذَابِ' kelimesi, ilahi adaletin bir sonucunu ifade etmektedir. 'يَوْمٍ' kelimesinin çokça geçmesi, ahiret ve kıyamet gününün önemine dikkat çekmektedir.

يَوْمٍ

144

كَذَّبُوا

67

عَذَابِ

21

Kelimelerin Kur'an'da geçiş grafiği

Şuara Suresi 189. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:

Ayetin meallerindeki dilsel farklılıklar
Meal SahibiKullanılan İfadeDilsel Tonu
Abdulbaki Gölpınarlı Mealikaranlık günün azabıAçıklayıcı
Diyanet İşleri Meali (Yeni)gölge gününün azabıGeleneksel
Elmalılı Hamdi Yazır Mealio gölge gününün azabıEdebi
Mehmet Okuyan Mealio gölge gününün azabıAçıklayıcı
Ömer Nasuhi Bilmen MealiZuIle gününün azabıGeleneksel
Süleyman Ateş Mealio gölge gününün azabıAçıklayıcı
Süleymaniye Vakfı MealiO gölgeli günün azabıGeleneksel
Yaşar Nuri Öztürk Mealio gölgelik gününün azabıModern

Tablodaki ifadelerden, 'gölge gününün azabı' ifadesinin çoğu mealde yer aldığı görülmektedir. Bu ifade, hem dilsel hem de anlamsal açıdan belirgin bir kavramı ifade etmektedir, bu nedenle ortak bir seçim olarak görünmektedir. Diğer yandan, 'karanlık gün' ifadesi ise daha az kullanılmakta ve daha farklı bir anlam derinliği katmaktadır. Mealler arasında 'gölge' ve 'karanlık' kavramları arasında anlam farkı vardır; 'gölge' terimi daha çok bir azap kavramını çağrıştırırken, 'karanlık' kelimesi daha korkutucu bir boyut katmaktadır. Bu nedenle, farklı meallerde kullanılan ifadelere göre okuyucunun algısı değişebilir.

Şuarâ Sûresi 189. Ayet ile Bağlantılı Diğer Ayetler

Şuara Suresi 189. ayet, peygamberlerin, özellikle Hz. Musa'nın, Şuayb ve diğer kavimlere karşı mücadelelerinde karşılandıkları zorluklara ve inkarla mücadeleye işaret eder.

  • A'râf Sûresi 137. Ayet: Bu ayette, Hz. Musa'nın Firavun ve halkıyla olan mücadelesi ve Allah'ın onlara karşı olan gazabı anlatılmaktadır. İki ayet, inkarcılar ve peygamberin mücadelesinin sonucu olarak, pek çok benzer temalar ve olayları ele almaktadır.
  • Mü´minûn Suresi 49. Ayet: Bu ayet, Hz. Musa'nın toplumu ile olan çatışmasını ve onu inananlar için bir uyarıcı olarak gönderildiğini vurgulamaktadır. Şuara Suresi'ndeki ayetle benzer konuları işlemektedir.
  • Zariyat Suresi 46. Ayet: Burada da Hz. Musa'nın kavmiyle olan ilişkisi ve onların karşıt görüşleri üzerinde durulmaktadır. Her iki ayette de, peygamberin karşılaştığı zorluklar ve kavmin inkarı ön plandadır.

Bu ayetler, peygamberlerin Allah'ın mesajını ulaştırma çabasıyla karşılaştıkları zorluklar ve inkar eden toplumların tavırları hakkında ortak temalar barındırmaktadır. İnkarın ve direnişin sürekliliği, insanların mesajı ve gerçekleri nasıl reddedebileceğini ortaya koyar. Özellikle Hz. Musa'nın ilişkisi üzerinden bu durum, tarihi bir perspektif sunarak inananlar için bir ders niteliği taşımaktadır.

Okumak istediğin ayeti seç

Kaynakça