Şura Suresi 46. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ve Allah'tan başka onlara yardım edecek bir dost da yoktur ve Allah, kimi saptırırsa artık bir yol yok ona. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Onların Allah’tan başka kendilerine yardım edecek dostları da yoktur. Allah, kimi saptırırsa artık onun için hiçbir çıkar yol yoktur. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Onların Allah'tan başka kendilerine yardım edecek hiçbir dostları yoktur. Allah kimi saptırırsa, artık onun için çıkar bir yol yoktur. |
Mehmet Okuyan Meali | Onların, Allah’ın peşi sıra kendilerine yardım edecek hiçbir dostları yoktur. Allah kimi saptırırsa (sapkınlığını onaylarsa) artık onun için herhangi bir yol yoktur. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve onlar için Allah'ın ötesinde kendilerine yardım edecekler olan dostlardan bir kimse yoktur ve her kimi ki, Allah sapıtırsa artık onun için bir yol da yoktur. |
Süleyman Ateş Meali | Onların, Allah'tan başka kendilerine yardım edecek velileri yoktur. Allah kimi sapıklıkta bırakırsa artık onun için bir (kurtuluş) yol(u) yoktur. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Allah ile aralarına girip kendilerine yardım edecek bir dostları da olmayacaktır. Allah’ın sapık saydığı kişiye bütün yollar kapanır. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Onların Allah'tan başka kendilerine yardım edecek velileri yoktur. Allah'ın saptırdığı kimse için artık hiçbir yol yoktur. |
Şura Suresi 46. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Şura |
Sure Numarası | 42 |
Ayet Numarası | 46 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 24 |
Kur'an Sayfası | 486 |
Toplam Harf Sayısı | 106 |
Toplam Kelime Sayısı | 25 |
Şura Suresi, Mekke döneminde inmiş olan bir suredir ve genel itibariyle toplumun değerleri, sosyal adalet, hak ve batıl arasındaki ayrım gibi konular üzerinde durur. 46. ayet, insanların yalnızca Allah'a dayanması gerektiği ve başka varlıkların onlara yardım edemeyeceği mesajını taşır. Bu ayet, insanın kendi iradesiyle seçim yapma yetisini ve bunun sonuçlarını vurgular. Ayette geçen 'saptırma' kelimesi, insanların doğru yoldan sapmaları durumunda başlarına gelebilecekleri olumsuz sonuçları ifade eder. Bu bağlamda, Allah'ın iradesine karşı olanların, Allah'tan başka yardım edecek kimselerinin olmadığı belirtilmektedir. Bu, bir toplumsal ve bireysel sorumluluk bilinci oluşturarak, inananların yalnızca Allah'a güvenmeleri gerektiğini ifade eder.
Şura Suresi 46. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
Allah | Tanrı |
saptırır | doğru yoldan uzaklaştırır |
yol | çıkış, kurtuluş |
dost | yardımcı, dostluk |
hiçbir | none, hiç |
Ayetin dilinde, özellikle 'saptırır' kelimesi önemli bir anlam yükü taşır. Bu kelime, Allah'ın iradesinin, insanın hayatındaki yönlendirici rolünü ortaya koyar. Ayrıca, 'yol' kelimesi de kurtuluş ve çözüm arayışını simgelerken, 'dost' kelimesi, insan ilişkilerindeki destek ve yardımlaşmayı ifade eder.
Şura Suresi 46. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
Allah | Tanrı | 2695 |
saptırır | doğru yoldan uzaklaştırır | 11 |
yol | çıkış, kurtuluş | 68 |
dost | yardımcı | 38 |
hiçbir | none, hiç | 7 |
Ayet içinde geçen kelimelerden 'Allah' kelimesi, Kur'an'da en sık geçen kelimelerden biridir ve inanç sisteminin merkezinde yer alır. 'Saptırır' kelimesinin geçiş sayısı, insan iradesinin Allah tarafından yönlendirilmesinin önemine işaret eder. 'Yol' ve 'dost' kelimeleri, insanın sosyal ilişkilerinde ve yaşamındaki destek arayışını vurgulayan temel kavramlardır. Bu kelimeler, inananların Allah'a ve birbirlerine dayanarak hayatta karşılaştıkları zorlukların üstesinden gelmelerini anlatır.
Allah
2695
yol
68
dost
38
saptırır
11
hiçbir
7
Şura Suresi 46. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Allah'tan başka onlara yardım edecek bir dost da yoktur. | Geleneksel |
Diyanet İşleri | Onların Allah’tan başka kendilerine yardım edecek dostları da yoktur. | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | Onların Allah'tan başka kendilerine yardım edecek hiçbir dostları yoktur. | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Onların, Allah’ın peşi sıra kendilerine yardım edecek hiçbir dostları yoktur. | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | Ve onlar için Allah'ın ötesinde kendilerine yardım edecekler olan dostlardan bir kimse yoktur. | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Onların, Allah'tan başka kendilerine yardım edecek velileri yoktur. | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | Allah ile aralarına girip kendilerine yardım edecek bir dostları da olmayacaktır. | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | Onların Allah'tan başka kendilerine yardım edecek velileri yoktur. | Açıklayıcı |
Tablodan görüldüğü gibi, 'yardım edecek dost' ifadesi çoğu mealde benzer bir şekilde kullanılmıştır. Bu, ayetin genel anlamının korunmasına yardımcı olur. 'Veliler' terimi, bazı meallerde kullanılmış olup, dost anlamında daha derin bir bağ kurmayı ifade eder. Bu kelimenin tercih edilmesi, farklı anlayışları yansıtabilir. Modern ve geleneksel diller arasında bir farklılık gözlemlenmektedir. Geleneksel mealler daha klasik bir dil kullanırken, modern mealler daha akıcı ve anlaşılır bir dil tercih etmiştir. Her iki grup arasında anlamda belirgin bir farklılık yoktur, ancak kullanılan ifadeler ve dil tonları, okuyucu kitlesine göre değişiklik göstermektedir.