الْوَاقِعَةِ

Vakıa Suresi 2. Ayet

لَيْسَ

لِوَقْعَتِهَا

كَاذِبَةٌۢ

٢

Leyse livak’atihâ kâżibe(tun)

Kesin gerçekleşecek (olan Kıyamet) koptuğu zaman, onun kopuşunu yalanlayacak kimse olmayacaktır.

Surenin tamamını oku

Vakıa Suresi 2. Ayet Meâlleri

Meâller
Meâl Sahibiİfade
Abdulbaki Gölpınarlı MealiKopacağına dair söylenen sözlerde yalan yok.
Diyanet İşleri Meali (Yeni)1,2. Kesin gerçekleşecek (olan Kıyamet) koptuğu zaman, onun kopuşunu yalanlayacak kimse olmayacaktır.
Elmalılı Hamdi Yazır MealiOnun oluşunu yalanlayacak kimse yoktur.
Mehmet Okuyan MealiMeydana gelişini yalanlayan kimse olmayacaktır.
Ömer Nasuhi Bilmen MealiOnun vukûu için bir yalan yoktur.
Süleyman Ateş MealiOnun oluşunu yalanlayacak yoktur.
Süleymaniye Vakfı MealiOlduğunda onu yalan sayan kimse kalmaz.
Yaşar Nuri Öztürk MealiYoktur onun oluşunu yalanlayacak.

Vakıa Suresi 2. Ayet Hakkında Genel Bilgiler

Genel Bilgiler
SureVakıa
Sure Numarası56
Ayet Numarası2
Sure TürüMekki
Bulunduğu Cüz27
Kur'an Sayfası577
Toplam Harf Sayısı31
Toplam Kelime Sayısı9

Vakıa Suresi, Mekke döneminde inmiş olup, genel anlamda kıyametin vuku bulacağına dair bilgiler vermektedir. Bu sure, ahiret hayatının gerçekliğine dikkat çekerken, insanların bu dünyada yaptıkları iyilikler ve kötüliklerin karşılık bulacağını anlatır. Ayet 2, kıyametin kesin bir şekilde gerçekleşeceğini vurgulamakta ve bu olayın inkar edilemeyeceğini ifade etmektedir. Kıyametin gerçekleşeceği zaman, hiçbir kimsenin onu yalanlayamayacağı belirtilir. Bu bağlamda ayet, insanların dünya hayatındaki tutumlarının sonuçlarıyla yüzleşeceği bir gerçeği hatırlatır. Kıyamet günü, insanlara ebedi hayatlarını belirleyecek bir sınav olarak sunulmaktadır. Bu sure, insanları hem uyarıcı bir mesaj olarak hem de kıyametin gerçekliğine dair güven veren bir bakış açısıyla ele alınmıştır.

Vakıa Suresi 2. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:

Dil bilgisi açıklamaları
KelimeTemel Anlamı
يَكْذِبُyalanlamak
لاdeğil, yok
كَاذِبٌyalanlayan

Ayetin telaffuzunda bazı tecvid kurallarına dikkat edilmelidir. Örneğin, "لا" kelimesinde med (uzatma) kuralı söz konusudur. Ayrıca, "يَكْذِبُ" kelimesi de idgam (bir harfin diğerine katılması) kuralları çerçevesinde okunabilir.

Vakıa Suresi 2. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:

İstatiksel bilgiler
KelimeTemel AnlamıKur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı
كاذبٌyalanlayan10
لاdeğil, yok59
يَكْذِبُyalanlamak12

Bu ayette geçen kelimeler, Kur'an'da sıkça kullanılan terimlerdir. Özellikle "لا" (değil/yok) kelimesi, birçok ayette olumsuzlama yaparak önemli bir işlev taşır. 'يَكْذِبُ' ve 'كاذبٌ' ise yalanlama ve doğruyu söylememe durumlarını ifade etmektedir. Bu kelimelerin sıklığı, insanın inançlarını sorgulaması ve gerçeği yalanlama eğilimi hakkında derin bir bakış açısı sunmaktadır.

لا

59

يَكْذِبُ

12

كاذبٌ

10

Kelimelerin Kur'an'da geçiş grafiği

Vakıa Suresi 2. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:

Ayetin meallerindeki dilsel farklılıklar
Meal SahibiKullanılan İfadeDilsel Tonu
Abdulbaki Gölpınarlı MealiKopacağına dair söylenen sözlerde yalan yok.Açıklayıcı
Diyanet İşleri Meali (Yeni)Kesin gerçekleşecek (olan Kıyamet) koptuğu zaman, onun kopuşunu yalanlayacak kimse olmayacaktır.Geleneksel
Elmalılı Hamdi Yazır MealiOnun oluşunu yalanlayacak kimse yoktur.Geleneksel
Mehmet Okuyan MealiMeydana gelişini yalanlayan kimse olmayacaktır.Modern
Ömer Nasuhi Bilmen MealiOnun vukûu için bir yalan yoktur.Geleneksel
Süleyman Ateş MealiOnun oluşunu yalanlayacak yoktur.Geleneksel
Süleymaniye Vakfı MealiOlduğunda onu yalan sayan kimse kalmaz.Açıklayıcı
Yaşar Nuri Öztürk MealiYoktur onun oluşunu yalanlayacak.Modern

Mealler arasında belirgin ortak ifadeler dikkat çekmektedir. Özellikle "yalanlayacak kimse yoktur" ifadesi, pek çok mealde benzer bir şekilde kullanılmıştır. Bu ortak kullanım, ayetin ana mesajını güçlü bir şekilde iletmek amacıyla tercih edilmiştir. Bunun yanında, farklı meallerde kullanılan "vukûu" ve "meydana geliş" gibi kelimeler arasında anlam olarak bir örtüşme bulunmakla birlikte, dilsel tonları açısından farklılıklar göze çarpmaktadır. Bazı mealler daha açıklayıcı bir dil kullanırken, bazıları ise geleneksel üslubunu korumaktadır. Bu çeşitlilik, farklı okuyucu kitlelerine ulaşmak ve metnin anlamını zenginleştirmek amacı taşımaktadır.