Vak'ia Suresi 9. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ve sol taraf ehli, ama ne de sol taraf ehli. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Kötülüğe batanlara gelince; ne mutsuz kimselerdir! |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Solun adamları ise ne uğursuzdurlar onlar! |
Mehmet Okuyan Meali | Solun halkı, ne mutsuz insanlardır o solun halkı! |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve (ikincisi) Ashâb-ı Meş'emedir, nedir Ashâb-ı Meş'eme? |
Süleyman Ateş Meali | Solun adamları (amel defterleri sol tarafından verilenler), ne uğursuzlardır onlar! |
Süleymaniye Vakfı Meali | (İkinci sınıf) uğursuzlardır. Ne yazık o uğursuzlara! |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | İşte şomluk ve bunalım yâranı. Nedir şomluk ve bunalım yâranı? |
Vak'ia Suresi 9. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Vak'ia |
Sure Numarası | 56 |
Ayet Numarası | 9 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 27 |
Kur'an Sayfası | 577 |
Toplam Harf Sayısı | 35 |
Toplam Kelime Sayısı | 8 |
Vak'ia Suresi, Mekke döneminde inen ve kıyamet gününün ayrıntılarını anlatan bir suredir. Bu sure, insanların dünyadaki eylemlerinin sonuçlarını vurgulamakta ve ahiretteki durumlarını ortaya koymaktadır. Sure, cennetlikler ve cehennemlikler arasındaki farkı net bir şekilde belirtmektedir. Ayet 9, sol taraf ehli olanların kötü durumunu ifade etmektedir. Bu bağlamda, sol taraf ehli, ahirette kötü sonuçlar doğuran kimseleri simgeler. Ayet, bu kişilerin durumunu, ruh hallerini ve sonlarının ne kadar kötü olduğunu vurgulamaktadır. Sure genel olarak, insanları iyiliğe teşvik ederken, kötü eylemlerden kaçınmaları gerektiğini hatırlatmaktadır. Bu sure, insanları kendilerini sorgulamaya ve yaptıkları iyi ya da kötü eylemleri düşünmeye sevk eden bir uyarı niteliği taşımaktadır.
Vak'ia Suresi 9. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
Ashâb-ı Meş'eme | Sol taraf ehli |
uğursuz | Kötü sonuçlar doğuran |
mutsuz | Üzüntülü, sevinçsiz |
Ayet içerisinde yer alan kelimelerin bazıları, Kur'an'da belirli kavramların ifade edilmesi için kullanılır. "Ashâb-ı Meş'eme" ifadesi, doğrudan ahirette kötü sonuçlar alacak olan kişileri tanımlamak için kullanılan terimlerdendir. "Uğursuz" ve "mutsuz" kelimeleri ise, olumsuz durumları ve ruh halini yansıtan kelimelerdir. Bu kelimeler, ayetin genel mesajıyla örtüşerek izleyiciye sol taraf ehlinin durumunun ne kadar korkunç olduğunu aktarmaktadır.
Vak'ia Suresi 9. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
uğursuz | Kötü sonuçlar doğuran | 6 |
mutsuz | Üzüntülü, sevinçsiz | 5 |
ashâb | Ehl, grup | 7 |
Bu kelimeler, kötü sonuçları ve ruh halini yansıtmak için sıkça kullanılan terimlerdir. "Uğursuz" kelimesi, özellikle kötü ve olumsuz durumları ifade etmek için sıklıkla kullanılır. "Mutsuz" ise, insanın ruh halini yansıtan bir kelimedir. "Ashâb" kelimesi ise, grup veya kişi topluluğuna atıfta bulunarak, belirli bir grubun durumunu tanımlamak için önemli bir terimdir. Bu kelimelerin sıkça kullanılması, ayetin ana temasını güçlendirmekte ve dinleyicinin dikkatini çekmektedir.
ashâb
7
uğursuz
6
mutsuz
5
Vak'ia Suresi 9. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | sol taraf ehli, ama ne de sol taraf ehli. | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | Kötülüğe batanlara gelince; ne mutsuz kimselerdir! | Modern |
Elmalılı Hamdi Yazır | Solun adamları ise ne uğursuzdurlar onlar! | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Solun halkı, ne mutsuz insanlardır o solun halkı! | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | Ve (ikincisi) Ashâb-ı Meş'emedir, nedir Ashâb-ı Meş'eme? | Açıklayıcı |
Süleyman Ateş | Solun adamları (amel defterleri sol tarafından verilenler), ne uğursuzlardır onlar! | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | (İkinci sınıf) uğursuzlardır. Ne yazık o uğursuzlara! | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | İşte şomluk ve bunalım yâranı. Nedir şomluk ve bunalım yâranı? | Edebi |
Bu tablo, farklı meal sahiplerinin ayeti hangi kelimelerle ifade ettiklerini göstermektedir. Genel olarak, "sol taraf ehli" ve "uğursuz" gibi ifadeler birçok mealde ortak olarak kullanılmaktadır. Bu ifadeler, ayetin ana temasını vurgulamakta ve okuyucuya sol taraf ehlinin durumunu net bir şekilde aktarmaktadır. Meal sahipleri arasında belirgin farklılıklar da bulunmaktadır. Örneğin, Abdulbaki Gölpınarlı'nın ifadesi daha vurgulayıcı ve edebi bir ton taşırken, Diyanet İşleri Meali daha modern ve akıcı bir dil kullanmaktadır. Elmalılı Hamdi Yazır ise daha geleneksel bir yaklaşım sergilemektedir. Bu farklılıklar, mealin dilsel üslubuna bağlı olarak anlamda bazı nüanslar oluşturmakta, ancak genel içerik itibarıyla benzerlikler taşımaktadır.