Yasin Suresi 9. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ve önlerine bir set çektik, arkalarına bir set ve gözlerini bağladık da bu yüzden onlar, görmezler. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Biz, onların önlerine bir set, arkalarına da bir set çekip gözlerini perdeledik. Artık görmezler. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Hem önlerinden bir sed, arkalarından bir sed çekmişiz, kendilerini sarmışızdır. Baksalar da görmezler. |
Mehmet Okuyan Meali | Önlerinden ve arkalarından bir set çektik ve onları çepeçevre kuşattık; gerçeği görmezler. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve Biz onların önlerinde bir sed ve arkalarında bir sed vücuda getirdik, öylece onları sarıverdik. Artık onlar göremezler. |
Süleyman Ateş Meali | Önlerinden bir sed ve arkalarından bir sed çektik de onları kapattık; artık görmezler. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Sanki önlerine bir engel, arkalarına da bir engel koyup onları kuşatmışız da göremiyorlar. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Önlerine bir set, arkalarına da başka bir set çektik. Böylece onları kuşatıp sardık; artık onlar görmezler. |
Yasin Suresi 9. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Yasin |
Sure Numarası | 36 |
Ayet Numarası | 9 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 22 |
Kur'an Sayfası | 458 |
Toplam Harf Sayısı | 55 |
Toplam Kelime Sayısı | 12 |
Yasin Suresi, Kur'an-ı Kerim'in Mekki surelerinden biridir ve genellikle İslam inançlarının özünü anlatan bir içerik taşır. Bu sure, çeşitli temalar etrafında döner ve toplumun inançsızları için uyarılarda bulunur. Ayet 9, bu bağlamda bir engel veya set metaforu kullanarak, insanların gerçeği görmelerini engelleyen durumları sembolize eder. Ayetteki 'set' ifadesi, insanların önünde ve arkasında oluşturulan engelleri temsil eder. Bu engeller, kişilerin anlam ve ferasetten mahrum kalmasına neden olur. Mekke döneminde inen bu sure, dönemin sosyal ve dini bağlamında, inananların karşılaştığı zorlukları ve inançsızların durumunu vurgular. Yasin Suresi, özellikle Kur'an'ın özünün ve mesajının insanlara iletilmesinde önemli bir rol oynar ve bu ayet de bu bağlamda, kalplerin ve gözlerin perdelenmesi gibi bir durumu örnek verir. Böylece, insanların gerçeği anlamalarını zorlaştıran bir durum söz konusudur.
Yasin Suresi 9. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
سَدٌّ | Set |
يُحِيطُ | Kuşatmak |
بَصَرٌ | Görmek |
Ayetin Arapça metninde belirli tecvid kuralları bulunmaktadır. Örneğin, 'سَدٌّ' kelimesinde med (uzatma) kuralı geçerlidir ve bu kelime Ayet'in anlamını güçlendirir. Ayrıca, birkaç kelimede idgam uygulamaları da mevcut olabilir.
Yasin Suresi 9. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
سَدٌّ | Set | 7 |
يُحِيطُ | Kuşatmak | 5 |
بَصَرٌ | Görmek | 15 |
Ayet içinde geçen kelimelerin Kur'an'daki sık kullanımı, bu kelimelerin İslam öğretilerindeki merkezi anlamlarını vurgular. Özellikle 'سَدٌّ' ve 'يُحِيطُ' kelimeleri, insanların ruhsal ve zihinsel durumlarına dair önemli tasvirler sunar. 'بَصَرٌ' kelimesinin sık kullanımı ise genel olarak insanların bakış açıları ve inançlarına dair derin bir anlam ifade eder.
بَصَرٌ
15
سَدٌّ
7
يُحِيطُ
5
Yasin Suresi 9. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | önlerine bir set çektik | Geleneksel |
Diyanet İşleri | önlerine bir set, arkalarına da bir set çekip | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | kendilerini sarmışızdır | Edebi |
Mehmet Okuyan | gerçeği görmezler | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | öylece onları sarıverdik | Geleneksel |
Süleyman Ateş | artık görmezler | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | göremiyorlar | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | artık onlar görmezler | Açıklayıcı |
Mealler arasında bazı ortak ifadeler dikkat çekmektedir. Örneğin, 'önlerine bir set' ifadesi birçok mealde benzer şekilde kullanılmıştır. Bu ifade, ayetin temel anlamını vurgular ve engel metaforunu açıklar. 'Artık görmezler' ifadesi de ortak bir tema oluşturmakta, insanların gerçekleri görememesi durumunu anlatmaktadır. Ancak bazı meallerde kullanılan farklılıklar, dilsel ton ve üslup açısından belirginlik kazanmaktadır. Örneğin, Elmalılı Hamdi Yazır'ın 'kendilerini sarmışızdır' ifadesi daha edebi bir tarz taşırken, Diyanet İşleri'nin 'çekip' ifadesi daha açıklayıcı bir dille ifade edilmiştir. Bu farklılıklar, her bir mealin yazarının üslup tercihlerini yansıtmaktadır. Dolayısıyla, meallerin farklılıkları anlamda geniş bir perspektif sunarken, bazı ifadelerin benzerliğini de korumaktadır.