Zariyat Suresi 10. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Lanet olsun geberesi yalancılara. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | 10,11. Cehalet içinde gaflete dalmış olan (ve “Muhammed şairdir, delidir” diyen) yalancılar kahrolsun! |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Kahrolsun (o fikir adına) kendi tahminlerini ileri sürenler! |
Mehmet Okuyan Meali | Kahrolsun o koyu yalancılar! |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | O (muhtelif sözlü) yalancılar kahrolsunlar. |
Süleyman Ateş Meali | O (çeşitli sözleri) atan yalancılar kahrolsun! |
Süleymaniye Vakfı Meali | Kurgularını gerçek gibi sunanlar kahrolsunlar. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Kahrolsun o düzenbaz yalancılar, |
Zariyat Suresi 10. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Zariyat |
Sure Numarası | 51 |
Ayet Numarası | 10 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 27 |
Kur'an Sayfası | 590 |
Toplam Harf Sayısı | 41 |
Toplam Kelime Sayısı | 8 |
Zariyat Suresi, Mekke döneminde inmiş olup, genel olarak Allah'ın varlığı, birliği ve ahiret inancı gibi temaları işleyen bir suredir. Bu surede, insanların Allah’ın varlığına dair delillerin üzerinde durulmakta ve inkarcıların tutumu eleştirilmektedir. Ayet 10 ise, inkar eden ve yalan söyleyen kimselere yönelik bir lanet ifadesi içermektedir. Bu ayet, genel bağlamda, toplumda yaygın olan yalan, cehalet ve gaflet anlayışlarının eleştirisini yapmaktadır. Yalan söyleyenler, gerçekleri çarpıtanlar ya da yanlış bilgi yayanlar, ayette lanetlenmektedir. Bu bağlamda, ayet, inkarcılığın ve yalanın toplum üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekerken, daha derin bir anlamda insanları gerçeği aramaya davet eden bir uyarı niteliği taşır. Zariyat Suresi'nde genel olarak, ahiret hayatına ve dünya yaşamının geçiciliğine vurgu yapılmakta, insanların gerçek bilgiye ulaşma çabası teşvik edilmektedir. Ayetin içeriği, yalan söylemenin sonuçlarına dair güçlü bir uyarı olarak değerlendirilebilir.
Zariyat Suresi 10. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
كَذَّابَ | yalancı |
خَسِرَ | kahrolsun |
مَنْ | kim |
Ayetin tecvid kurallarından bazıları, 'idgam' ve 'med' durumlarının olduğu yerlerdir. Örneğin, 'خَسِرَ' kelimesindeki 'خ' harfi, peşinde 'ا' harfi ile uzatılarak okunur.
Zariyat Suresi 10. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
كَذَّابَ | yalancı | 5 |
خَسِرَ | kahrolsun | 3 |
مَنْ | kim | 8 |
Bu kelimeler, Kur'an'da sıkça geçmekte olup, genel olarak insan ilişkilerindeki sahtecilik ve yalan üzerine yapılan uyarıları ifade eder. 'كَذَّابَ' kelimesi, yalancılığı ve sahtekarlığı belirtirken, bu bağlamda inkarcıların tutumlarına dikkat çekmektedir. 'خَسِرَ' kelimesi ise, kaybetmek ve zarara uğramak anlamında, inkar edenlerin sonunu vurgulamak için sıklıkla kullanılmaktadır. 'مَنْ' kelimesi ise, genel bir referans olarak, insanları ve onların tutumlarını ifade etmekte, Kur'an'daki birçok ayet içerisinde yer almaktadır.
مَنْ
8
كَذَّابَ
5
خَسِرَ
3
Zariyat Suresi 10. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Lanet olsun geberesi yalancılara. | Geleneksel |
Diyanet İşleri | Cehalet içinde gaflete dalmış olan yalancılar kahrolsun! | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | Kahrolsun kendi tahminlerini ileri sürenler! | Edebi |
Mehmet Okuyan | Kahrolsun o koyu yalancılar! | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | O yalancılar kahrolsunlar. | Geleneksel |
Süleyman Ateş | O atan yalancılar kahrolsun! | Geleneksel |
Süleymaniye Vakfı | Kurgularını gerçek gibi sunanlar kahrolsunlar. | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | Kahrolsun o düzenbaz yalancılar. | Modern |
İfadeler arasında 'kahrolsun' ve 'yalancılar' gibi ortak kelimeler dikkat çekmektedir. Çoğu mealde bu ifadeler kullanılmış olup, bu kelimelerin güçlü bir şekilde inkarcıları hedef alması ve olumsuz bir çağrışım yapması açısından tercih edildiği anlaşılmaktadır. Ancak, farklı meallerde 'geberesi', 'gaflete dalmış' gibi ifadeler yer almakta, bu da dinleyiciye iletilmek istenen mesajın farklı şekillerde dille ifade edilmesine olanak tanımaktadır. Bazı mealler daha edebi bir dille, bazıları ise daha modern bir yaklaşım sergilemektedir. Özellikle 'geberesi' ifadesi, geleneksel bir üslup sergilerken; 'kurgularını gerçek gibi sunanlar' ifadesi, modern bir dille inkarcıların sahtekarlığını eleştirmektedir. Bu farklılıklar, yazarların dil ve üslup tercihlerinden kaynaklanmaktadır ve anlamda tam bir eş anlamlılık sağlarken, okuyucuda farklı duygular uyandırabilir.