الزُّخْرُفِ

Zuhruf Suresi 13. Ayet

لِتَسْتَوُ۫ا

عَلٰى

ظُهُورِه۪

ثُمَّ

تَذْكُرُوا

نِعْمَةَ

رَبِّكُمْ

اِذَا

اسْتَوَيْتُمْ

عَلَيْهِ

وَتَقُولُوا

سُبْحَانَ

الَّذ۪ي

سَخَّرَ

لَنَا

هٰذَا

وَمَا

كُنَّا

لَهُ

مُقْرِن۪ينَۙ

١٣

Litestevû ‘alâ zuhûrihi śümme teżkurû ni’mete rabbikum iżâ-steveytum ‘aleyhi ve tekûlû subhâne-lleżî saḣḣara lenâ hâżâ vemâ kunnâ lehu mukrinîn(e)

O bütün çiftleri yaratan, üzerlerine kurulasınız, sonra da, kurulduğunuzda, Rabbinizin nimetini hatırlayasınız ve "Bunu hizmetimize veren Allah'ın şanı yücedir. Bunlara bizim gücümüz yetmezdi. Şüphesiz biz Rabbimize döneceğiz" diyesiniz diye sizin için bindiğiniz gemileri ve hayvanları yaratandır.

Surenin tamamını oku

Zuhruf Suresi 13. Ayet Meâlleri

Meâller
Meâl Sahibiİfade
Abdulbaki Gölpınarlı MealiBinip oturun da sonra onların üstünde doğruldunuz mu Rabbinizin nimetini anın ve yücedir, münezzehtir noksan sıfatlardan o mabut ki ram etmiştir bunu bize, yoksa biz, zaptedemezdik onu deyin diye.
Diyanet İşleri Meali (Yeni)12,13,14. O, bütün çiftleri yaratan, üzerlerine kurulasınız, sonra da, kurulduğunuzda, Rabbinizin nimetini hatırlayasınız ve “Bunu hizmetimize veren Allah’ın şanı yücedir. Bunlara bizim gücümüz yetmezdi. Şüphesiz biz Rabbimize döneceğiz” diyesiniz diye sizin için bindiğiniz gemileri ve hayvanları yaratandır.
Elmalılı Hamdi Yazır MealiSiz onların sırtına binip üzerlerine yerleştiğiniz zaman, Rabbinizin nimetini anarak şöyle diyesiniz: "Bunları bizim hizmetimize veren Allah'ı tenzih ve tesbih ederiz. Yoksa bizim bunlara gücümüz yetmezdi."
Mehmet Okuyan MealiBöylece onların (hayvanların) sırtına binip (gemilerin) üzerlerine yerleşince, Rabbinizin nimetini anarak şöyle diyesiniz diye: “Bunu bizim hizmetimize veren (Allah) yücedir, (yoksa) biz bunları (hizmetimize) yanaştıramazdık.
Ömer Nasuhi Bilmen MealiTâ ki, sırtlarında yerleşip oturasınız. Sonra onun üzerine yerleştiğiniz zaman Rabbinizin nîmetini düşünesiniz ve diyesiniz ki: «Bunu bize musahhar eden Rabbimizin şanı pek yücedir. Halbuki, biz bunu zabtedebilenler değil idik.»
Süleyman Ateş MealiKi onların sırtlarına binesiniz, sonra onlara bindiğiniz zaman Rabbinizin ni'metini anasınız ve (şöyle) diyesiniz: "Bunu bizim hizmetimize veren (Allah)ın şanı yücedir, yoksa biz bunu (hizmetimize) yanaştıramazdık."
Süleymaniye Vakfı Meali(Bu binekler) üstünde rahat etmeniz içindir. Rahatladığınız zaman Rabbinizin nimetlerini hatırlamalı ve şöyle demelisiniz: “Bunları hizmetimize veren Allah’a boyun eğeriz; yoksa bunu kendiliğimizden başaramazdık.
Yaşar Nuri Öztürk MealiKi onların sırtlarına kurulasınız, sonra oraya kurulduğunuzda, Rabbinizin nimetini hatırlaya da şöyle diyesiniz: "Adı ve kudreti yücedir bunu bizim emrimize verenin! Yoksa biz bunu kendimize yanaştıramazdık."

Zuhruf Suresi 13. Ayet Hakkında Genel Bilgiler

Genel Bilgiler
SureZuhruf
Sure Numarası43
Ayet Numarası13
Sure TürüMekki
Bulunduğu Cüz23
Kur'an Sayfası496
Toplam Harf Sayısı146
Toplam Kelime Sayısı24

Zuhruf Suresi, Mekke döneminde inmiş olan ve Kur'an-ı Kerim'in 43. suresidir. Bu sure, genel olarak Allah'ın birliği, insanların çeşitli nimetleri, ahiret inancı ve peygamberler üzerinden verilen mesajlar üzerine odaklanmaktadır. 13. ayet, özellikle insanlara Allah'ın yarattığı hayvanlar ve gemiler gibi araçların hayatlarındaki öneminden bahseder. Bu ayet, insanların bu binekler üzerinde nasıl seyahat ettiği ve bu süreçte Allah'ın nimetlerini anmayı vurgular. Ayet, insanların yaratılışını ve Allah'ın kudretini hatırlatarak, dünya hayatının geçiciliği ve Allah'a karşı duyulan şükrü teşvik eder. Ayrıca, insanların kendi güçleriyle bu araçları kontrol etme yeteneğinin olmadığını, bunların yalnızca Allah tarafından kendilerine verildiğini ifade eder. Bu bağlamda, ayet, insanlara tevazu ve şükretme bilinci aşılamaktadır. Bu sure, genel olarak insanlara Allah'a yönelmelerini ve O’nun nimetlerini takdir etmelerini öğütlerken, aynı zamanda ahlaki ve sosyal sorumluluklarını da hatırlatmaktadır.

Zuhruf Suresi 13. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:

Dil bilgisi açıklamaları
KelimeTemel Anlamı
ربRab
نعمةNimet
يذكرAnmak
مُسَخَّرHizmet eden
يُسَخِّرKullandırmak

Ayet, tecvid açısından dikkat edilmesi gereken bazı kuralları içermektedir. Özellikle 'مُسَخَّر' kelimesinde idgam kuralı bulunmaktadır. Diğer kelimelerde ise med ve ghunnah gibi kurallar dikkat çekmektedir.

Zuhruf Suresi 13. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:

İstatiksel bilgiler
KelimeTemel AnlamıKur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı
ربRab968
نعمةNimet14
يذكرAnmak27

Kelime 'رب' (Rab) Kur'an'da en çok kullanılan kelimelerden biridir ve Allah'ın yüceliğini ve otoritesini ifade eder. 'نعمة' (Nimet) kelimesi, Allah'ın insanlara sunduğu çeşitli lütufları ifade ederken, 'يذكر' (Anmak) kelimesi, insanların Allah'ı hatırlama ve şükretme görevini vurgular. Bu kelimelerin sık kullanımı, Kur'an'daki şükür ve hatırlama temalarının ne kadar önemli olduğunu göstermektedir.

رب

968

يذكر

27

نعمة

14

Kelimelerin Kur'an'da geçiş grafiği

Zuhruf Suresi 13. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:

Ayetin meallerindeki dilsel farklılıklar
Meal SahibiKullanılan İfadeDilsel Tonu
Abdulbaki GölpınarlıRabbinizin nimetini anınEdebi
Diyanet İşleri MealiRabbinizin nimetini hatırlayasınızAçıklayıcı
Elmalılı Hamdi YazırRabbinizin nimetini anarakGeleneksel
Mehmet OkuyanRabbinizin nimetini anarakGeleneksel
Ömer Nasuhi BilmenRabbinizin nîmetini düşünesinizEdebi
Süleyman AteşRabbinizin ni'metini anasınızAçıklayıcı
Süleymaniye VakfıRabbinizin nimetlerini hatırlamalıModern
Yaşar Nuri ÖztürkRabbinizin nimetini hatırlayaModern

Tabloda görülen ifadeler, mealler arasında ortak kullanılan ve farklılık gösteren kelimeleri yansıtmaktadır. 'Rabbinizin nimetini anın/hatırlayın' ifadesi çoğu mealde benzer şekilde tercih edilmiştir, bu da ayetin mesajının önemini vurgulamak için tercih edilmiş olabilir. Bu ifadeler, Allah'a karşı bir şükür ve farkındalık gerektirdiğini belirtir. Diğer yandan, bazı meallerde kullanılan ifadelerde küçük farklılıklar bulunmaktadır; örneğin, 'düşünesiniz' kelimesinin kullanımı, bir düşünme eylemini ima ederken diğerlerinde daha doğrudan bir hatırlama eylemi söz konusudur. Bu durum, meallerin edebi ve dilsel tonlarıyla ilgili farklılıkları yansıtırken, anlamda da benzer mesajlar taşımaktadır.