Zuhruf Suresi 24. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Peygamber, onlara, ben dedi, atalarınızdan bulduğunuz dinden daha doğru bir dinle gelsem de gene atalarınızın yoluna mı gideceksiniz? Şüphe yok ki biz dediler, sizin gönderildiğiniz şeyleri zaten inkar etmedeyiz. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | (Gönderilen uyarıcı,) “Ben size, babalarınızı üzerinde bulduğunuz dinden daha doğrusunu getirmiş olsam da mı?” dedi. Onlar, “Biz kesinlikle sizinle gönderilen şeyi inkâr ediyoruz” dediler. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Gönderilen uyarıcı; "Eğer size babalarınızı üzerinde bulduğunuz dinden daha doğrusunu getirmişsem de mi bana uymazsınız?" deyince, onlar: "Gerçekten biz sizin tebliğ için gönderildiğiniz şeyi tanımıyoruz." dediler. |
Mehmet Okuyan Meali | (Elçi) “Ben size, babalarınızı üzerinde bulduğunuz (din)den daha doğrusunu getirmişsem (yine de bana uymaz mısınız?)” deyince, onlar “Doğrusu biz sizinle gönderileni inkâr ediyoruz!” demişlerdi. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Dedi ki: «Ya size atalarınızı üzerinde bulduğunuz şeyden daha doğrusunu getirdimse de mi?» Dediler ki: «Şüphe yok biz, kendisiyle gönderilmiş olduğun şeyi inkâr edicileriz». |
Süleyman Ateş Meali | Ben size, babalarınızı, üzerinde bulduğunuz(din)den daha doğrusunu getirmiş olsam da (yine babalarınızın yolunu)mu (tutacaksınız)? dedi. "Doğrusu biz sizinle gönderilen mesajı tanımıyoruz." dediler. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Uyarıda bulunan kişi de onlara:“Size getirdiğim, atalarınızı bağlı bulduğunuz dinden daha doğruysa ne olacak?” deyince şöyle demişlerdir: “İşin doğrusu biz sizinle gönderilen dinin kafirleriyiz (onu görmek ve duymak istemiyoruz)”. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Uyarıcı dedi: "Peki, ben size, atalarınızı üzerinde bulduğunuz şeyden daha iyi yol göstereni getirmiş olsam da mı?" Dediler: "Doğrusu, biz seninle gönderilen şeyi tanımıyoruz." |
Zuhruf Suresi 24. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Zuhruf |
Sure Numarası | 43 |
Ayet Numarası | 24 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 24 |
Kur'an Sayfası | 533 |
Toplam Harf Sayısı | 147 |
Toplam Kelime Sayısı | 35 |
Zuhruf Suresi, genellikle Mekke döneminde inmiş olan bir suredir. Bu sure, inkarcıların İslami mesajlara karşı olan tutumlarını ve bu mesajların karşılaştığı zorlukları ele alır. Ayet 24, peygamberin, topluma gelen yeni mesajın, onların atalarından kalan inanç yapılarından daha doğru olduğunu ifade etmesine rağmen, insanların bu yeniliği reddedişlerini vurgular. İnsanların atalarından gelen geleneksel inançlara olan bağlılıkları, yeni dini mesajların kabulünü engellemektedir. Bu tür durumlar, özellikle Mekke'de putperest inançların ve geleneklerin köklü olduğu bir ortamda oldukça yaygındır. Ayet, dinî değişim ve yeniliklere karşı olan direnci ortaya koyarken, aynı zamanda tarihsel bir bağlamda insanların inanç sistemlerinin nasıl evrildiğini sorgular. Bu bağlamda, peygamberin mesajını reddedenlerin, sadece yeni olanın doğru olup olmadığını değil, aynı zamanda kendi geçmişlerine olan bağlılıklarını da göz önünde bulundurdukları anlaşılmaktadır.
Zuhruf Suresi 24. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
أَتَاكُمُ | Geldi |
أَبَائِكُمْ | Atalarınız |
أَكْذَبَ | İnkar etti |
Ayet, Arapça dil bilgisi kurallarında med ve idgam gibi bazı kuralları içermektedir. Med, uzun okuma anlamına gelirken, idgam, bir harfin diğerinin içine yedirilmesi durumudur.
Zuhruf Suresi 24. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
أَبَائِكُمْ | Atalarınız | 17 |
أَتَى | Geldi | 17 |
كَذَّبَ | İnkar etti | 15 |
Bu kelimeler, Kur'an'da sıkça yer alan temalar olan gelenek, inkar ve geçmiş ile bağlantılıdır. 'أَبَائِكُمْ' kelimesi, toplumsal bağların ve aile geleneklerinin önemini vurgularken, 'أَتَى' kelimesi, bir mesajın veya uyarının gelişini ifade eder. 'كَذَّبَ' kelimesi ise inançsızlık ve reddetme temasını öne çıkarır. Bu kelimelerin sık kullanımı, toplumsal inançların ve değişimlerin zorluklarını ifade eder.
أَبَائِكُمْ
17
أَتَى
17
كَذَّبَ
15
Zuhruf Suresi 24. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | daha doğru bir din | Geleneksel |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | daha doğrusunu getirmiş olsam da | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | daha doğrusunu getirmişsem de | Geleneksel |
Mehmet Okuyan Meali | daha doğrusunu getirmişsem | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | daha doğrusunu getirdimse | Geleneksel |
Süleyman Ateş Meali | daha doğrusunu getirmiş olsam da | Modern |
Süleymaniye Vakfı Meali | daha doğruysa ne olacak? | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | daha iyi yol göstereni getirmiş olsam da | Modern |
Mealler arasında en çok kullanılan ifadeler arasında 'daha doğru bir din', 'daha doğrusunu getirmişsem' ve 'getirdiğim' gibi ifadeler öne çıkmaktadır. Bu ifadelerin ortak olarak tercih edilmesi, ayetin anlamını net bir şekilde yansıtma çabasından kaynaklanmaktadır. Ancak, bazı meallerde yer alan ifadeler ise anlamda farklılık göstermektedir. Örneğin, 'daha doğruysa ne olacak?' ifadesi, geleneksel bir anlayış yerine daha modern bir bakış açısını yansıtmaktadır. Bu durum, farklı meallerin, aynı metin üzerinden nasıl farklı algılar oluşturabileceğini göstermektedir. Bu tür farklılıklar, hem dilbilimsel hem de anlam bilimsel açıdan incelenmesi gereken önemli unsurlardır.