Zuhruf Suresi 34. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ve evlerinin kapılarını ve üstüne oturup yaslandıkları tahtları gümüşten yapardık. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | 34,35. Evlerine (gümüşten) kapılar ve üzerine yaslanacakları koltuklar ve altın süslemeler yapardık. Bütün bunlar, sadece dünya hayatının geçimliğidir. Rabbinin katında ahiret ise, O’na karşı gelmekten sakınanlarındır. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Onların evleri için gümüşten kapılar, üzerine yaslanacakları koltuklar yapardık. |
Mehmet Okuyan Meali | Evlerinin kapılarını ve üzerine yaslanacakları koltukları da (gümüşten yapardık). |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve evleri için (yine gümüşten) kapılar ve üzerine yaslandıkları tahtlar) yapardık. |
Süleyman Ateş Meali | Ve evlerine kapılar ve üzerine yaslanacakları koltuklar, divanlar. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Evlerinin kapılarını, üzerine kuruldukları koltukları (sedirleri)... |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Evlerine kapılar, üzerlerinde yan yatacakları koltuklar yapardık; |
Zuhruf Suresi 34. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Zuhruf |
Sure Numarası | 43 |
Ayet Numarası | 34 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 24 |
Kur'an Sayfası | 505 |
Toplam Harf Sayısı | 68 |
Toplam Kelime Sayısı | 16 |
Zuhruf Suresi, Mekke döneminde inmiş olup, genel olarak Allah'ın birliğine, ahirete ve insanın yaratılışına dair öğretiler içermektedir. Ayet 34, insanların dünya hayatında sahip olabileceği lüks ve konfor unsurlarını tasvir eden bir ifadeye sahiptir. Bu ayet, insanların dünyadaki geçici mutluluk ve menfaatlerini sembolize etmekte ve aslında ebedi olan ahiret hayatının önemini vurgulamaktadır. "Evlerinin kapıları ve üzerinde yaslandıkları tahtları gümüşten yapardık" ifadesi, zenginlik ve refah simgeleri olarak kabul edilebilir. Bu tür ifadeler, daha önceki ayetlerde ele alınan ve dünya hayatının geçiciliğine dikkat çeken anlatımlarla paralellik göstermektedir. Zuhruf Suresi, genel olarak insanlara, gerçek mutluluğun ve kalıcı olanın Allah'a yönelmekte olduğunu hatırlatır. Bu bağlamda, ayet, geçici dünya zevklerinin ötesinde, ahirete yönelik bir dikkat çekiş olarak değerlendirilebilir.
Zuhruf Suresi 34. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
وَأَبْوَابًا | Kapılar |
مَجْلِسًا | Oturacak yer |
مِنْ فِضَّةٍ | Gümüşten |
Ayetin içinde birkaç önemli kelime bulunmaktadır. 'وَأَبْوَابًا' (kapılar) kelimesi, cümlede yer alan varlıkların önemini vurgulamakta kullanılır. 'مَجْلِسًا' (oturacak yer) ise insanların konforunu ifade eder. 'مِنْ فِضَّةٍ' (gümüşten) kelimesi, dünya metalarındaki lüksü simgeler. Tecvid hakkında, ayet genelinde 'med' ve 'idgam' kuralları mevcut olup, bazı harflerin bağlanması ve uzatılmasıyla ilgili uygulamalar vardır.
Zuhruf Suresi 34. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
أَبْوَابًا | Kapılar | 16 |
مَجْلِسًا | Oturacak yer | 10 |
فِضَّةٍ | Gümüşten | 9 |
Ayet içinde geçen 'أَبْوَابًا' (kapılar), 'مَجْلِسًا' (oturacak yer) ve 'فِضَّةٍ' (gümüşten) kelimeleri, Kur'an'da sıkça karşımıza çıkan kelimelerdir. Bu kelimelerin sıklığı, dünya hayatındaki refah ve konforu simgelerken, aynı zamanda insanların yaşam standartlarını ve lüks anlayışlarını eleştirel bir bakış açısıyla yansıtma amacı taşır. Bu bağlamda, Kur'an metninde bu tür kelimelerin tekrarı, insanların dünyaya olan düşkünlüğünü hatırlatırken, aynı zamanda gerçek zenginliğin ahirette olduğuna dair bir mesaj taşır.
أَبْوَابًا
16
مَجْلِسًا
10
فِضَّةٍ
9
Zuhruf Suresi 34. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Evlerinin kapılarını ve üstüne oturup yaslandıkları tahtları gümüşten yapardık. | Edebi |
Diyanet İşleri (Yeni) | Evlerine (gümüşten) kapılar ve üzerine yaslanacakları koltuklar ve altın süslemeler yapardık. | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | Onların evleri için gümüşten kapılar, üzerine yaslanacakları koltuklar yapardık. | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Evlerinin kapılarını ve üzerine yaslanacakları koltukları da (gümüşten yapardık). | Geleneksel |
Ömer Nasuhi Bilmen | Ve evleri için (yine gümüşten) kapılar ve üzerine yaslandıkları tahtlar) yapardık. | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Ve evlerine kapılar ve üzerine yaslanacakları koltuklar, divanlar. | Modern |
Süleymaniye Vakfı | Evlerinin kapılarını, üzerine kuruldukları koltukları (sedirleri)... | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | Evlerine kapılar, üzerlerinde yan yatacakları koltuklar yapardık; | Modern |
Tablodaki meallerde en çok tekrar eden ifadeler 'kapılar', 'gümüşten' ve 'üzerine yaslanacakları koltuklar' gibi unsurlardır. Bu ifadeler, özellikle lüks ve konforun sembollerini temsil etmektedir ve çoğu mealde bu unsurların benzer şekilde ifade edildiği görülmektedir. Bu durum, ayetin genel mesajının vurgulanması açısından önemlidir. Farklı mealler arasında belirgin farklılıklar ise kullanılan kelimelerin çeşitliliğiyle ortaya çıkmaktadır. Bazı mealler, daha dünyaya düşkün bir yaklaşım sergilerken, bazıları daha sade ve geleneksel bir üslup benimsemektedir. Bu bağlamda, ifadelerin dilsel tonları farklılık gösterse de, temel anlam ve mesaj açısından benzer sonuçlar vermektedir.